|
2018, Cilt 8, Sayı 2, Sayfa(lar) 298-304 |
|
DOI: 10.5961/jhes.2018.272 |
Devlet Konservatuvarlarına Öğrenci Seçme Sınavında Esas Alınan Puanların Akademik Başarı Üzerindeki Yordama Geçerliği |
İlker KÖMÜRCÜ |
Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi, Devlet Konservatuvarı, Müzik Bölümü, Zonguldak, Türkiye |
Anahtar Kelimeler: Yordama, Konservatuvar, Özel yetenek sınavı, Akademik başarı |
|
Yapılan bu araştırmada konservatuvar öğrencilerinin akademik başarı düzeyleri ile konservatuvarlara öğrenci alımında göz önünde
bulundurulan sınav puanları arasındaki ilişkileri incelemek ve bu değişkenlerin öğrencilerin akademik başarılarını yordama gücünü
belirlemek amaçlanmıştır. Araştırma, korelasyonel araştırma modelinde olup nicel bir çalışmadır. Yordayan ve yordanan değişkenler
arasındaki ilişkilerin belirlenmesinde korelasyon ve regresyon analizi kullanılmıştır. Yapılan analizler sonucunda konservatuvar
öğrencilerinin akademik başarıları üzerinde yükseköğretime geçiş sınavı, özel yetenek sınavı ve ortaöğretim başarı puanlarının etkili
olduğuna ilişkin denklemin anlamlı olduğu ve en az bir değişkenin denkleme girdiği belirlenmiştir. Bu değişkenlerden yükseköğretime
geçiş ve özel yetenek sınav puanları tek başlarına konservatuvar öğrencilerinin akademik başarı not ortalamalarını anlamlı düzeyde
yordarken, ortaöğretim başarı puanının akademik başarı not ortalamalarının yordanması üzerinde tek başına anlamlı bir etkiye sahip
olmadığı görülmüştür. |
Başa Dön
Öz
Giriş
Materyal ve Metod
Bulgular
Tartışma
Kaynaklar
|
|
Eğitim sisteminin en önemli basamaklarından biri yükseköğretime
geçiş aşamasıdır. Öğrencilerin mesleklerine karar verme
ve eğitimlerini hangi alanda devam ettireceklerine ilişkin yön
çizme süreci bu aşamada kesinlik kazanmaktadır. Bu bakımdan
eğitim sistemi içerisinde yükseköğretime geçiş sınavları ayrı
bir öneme sahiptir. Yükseköğretime geçiş sınavlarının amacı
öğrencilerin başarılı oldukları ve bir sonraki düzeyde devam
edecekleri alanları belirlemek, yeterli niteliğe sahip olanları
seçmektir. Bu bağlamda öğrencilerin devam edecekleri alanda
yeterli donanıma sahip oldukları ve bu alanda başarılı olabilecekleri
öngörülmektedir. Bir ölçme aracı olan yükseköğretime
geçiş sınavlarının yordama gücü yükseköğretimin kalitesini
de doğrudan etkilemektedir. Doğru planlanmış ölçme değerlendirme
süreci ve ölçme değerlendirme araçları öğrenciyi
potansiyelini en üst düzeyde kullanabileceği alana yöneltmelidir.
Bu nedenle Turgut ve Baykul (2012)’un da belirttiği gibi
ölçme değerlendirme araçlarının geçerli, güvenilir ve kullanışlı
olması beklenmelidir. Yılmaz (2002: 179) da değerlendirmenin
somut ve doğru olabilmesi için de ölçmenin güvenilir, kullanışlı
ve geçerli olmasının zorunlu olduğunu belirtmektedir.
Geçerlik, bir testin ölçmek istediği değişkeni onu başka değişkenlerle
karıştırmadan ölçebilme derecesidir (Thorndike &
Hagen, 1961; Turgut & Baykul, 2012). Bir başka ifade ile geçerlik
bir ölçme aracının kullanılış amacına uygunluk derecesi olarak
tanımlanabilir (Turgut, 1995). Geçerlik sınıflaması, yordama
geçerliği, zamandaş geçerliği, kapsam geçerliği ve yapı geçerliği
olmak üzere dört tür geçerliği içermektedir (Cronbach &
Meehl, 1955; Murphy & Davidshofer, 2001). Bazı kaynaklarda
geçerlik kapsam, yapı ve ölçüt bağıntılı olmak üzere üçe ayrılmakta
yordama geçerliği ölçüt geçerliği içerisinde ele alınmaktadır.
(Anastasi, 1990; Baykul, 2000; Crocker & Algina, 1986;
Tekin, 2000). Ölçüt geçerliği kapsamında incelenen yordama
geçerliği, bilinen durumlardan bilinmeyen durumlara yönelik
tahminde bulunma işlemi olarak ifade edilmektedir (Turgut,
1995; Tekin, 2000). Yordama geçerliği, ölçme sonuçlarının söz
konusu özellikle ilişkili gelecekteki bir özelliği kestirebilmesi
şeklinde tanımlanmaktadır (Kline, 2000). Özdemir ve Gelbal
(2016), seçme sınavlarının geçerlik kanıtlarından birinin, bu
sınavların öğrencilerin gelecekteki başarılarını yordama gücü
olduğunu belirtmektedir.
Seçme ve yerleştirme sınavlarındaki en önemli geçerlik türü
yordama geçerliğidir (Baykul, 2000; Crocker & Algina, 1986).
Ölçme araçlarında yordama geçerliğinin bulunması öğrencilerin
potansiyellerini en üst düzeyde kullanabilmeleri açısından
önem taşımaktadır. Baykal (2006) da, öğrenci seçme sınavından
beklenenin olabildiğince nesnel ve yordayıcı bir sıralama
yapılabilmesi olduğunu belirtmektedir.
Yükseköğretim programlarına öğrenci alınmasında, Öğrenci
Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) tarafından yapılan
merkezi yerleştirme ile yükseköğretim kurumları tarafından
yapılan özel yetenek sınavıyla seçme olmak üzere iki farklı yöntem
kullanılmaktadır. Resim, müzik, beden eğitimi, tiyatro ve
benzeri özel yetenek gerektiren alanlarda öğrenci seçimi özel
yetenek sınavı ile yapılmaktadır. Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sistemi (ÖSYS) kılavuzuna göre özel yetenek sınavı ile öğrenci
alan programlara girmek isteyen tüm adayların yükseköğretime
geçiş sınavına (YGS) girmeleri zorunludur. 2017 yılı itibarı ile
özel yetenek sınavıyla öğrenci alan yükseköğretim programlarına
başvurabilmek için adayın YGS puanlarından en az birinin
150 ve üzeri olması gerekir. Özel yetenek gerektiren programların
sınavları ile seçme ve yerleştirme işlemleri yükseköğretim
kurumlarınca yapılmaktadır. Sınav ve değerlendirme işlemleri
de ilgili yükseköğretim kurumu tarafından yürütülür.
Konservatuvarlar sanat alanında eğitim veren ve özel yetenek
sınavı ile öğrenci kabul eden yükseköğretim kurumlarıdır. Konservatuvarlara
öğrenci seçimi ve yerleştirilmesi ÖSYM’nin belirlediği
esaslara göre yapılmaktadır. Sanat alanında eğitim almak
isteyen öğrencilerin konservatuvarda eğitim görebilmeleri için
ilgili kurumlar tarafından yapılan özel yetenek sınavlarında
başarılı olmaları gerekmektedir. Ancak ÖSYM’nin belirlediği
esaslara göre yerleştirmeye esas olan puanların belirlenmesinde
öğrencilerin Yükseköğretime geçiş sınavı puanları ve ortaöğretim
başarı puanları (OBP) da hesaplamaya dahil olmaktadır.
Yerleştirmeye esas olan puanın hesaplanması için aşağıdaki üç
puan belli ağırlıklarla çarpılarak toplamı alınmaktadır (ÖSYM,
2017).
a. Özel yetenek sınavı puanı (ÖYSP)
b. Ortaöğretim başarı puanı (OBP)
c. Yükseköğretime geçiş sınavı puanı (YGSP)
Görüldüğü gibi özel yetenek sınavı ile öğrenci alan programlarda
öğrencilerin başarı düzeylerini, yeteneklerini, niteliklerini
ölçme, ayrıca öğrencileri sıralama ve seçmede üç ana puan
kullanılmaktadır. Bu puanların oluşmasında öğrencilerde ölçülen
ve değerlendirilen yeterliliklerin büyük çeşitlilik gösterdiği
görülmektedir. Özel yetenek sınavı ile öğrenci alan programlara
başvuran öğrenciler hem YGS’de hem ortaöğretimde almış
olduğu derslerde hem de özel yetenek sınavında başarı göstermek
zorundadır. Buna göre öğrenciler hangi özel yetenek
sınavına girmiş olurlarsa olsunlar, özel yetenek sınavının yanı
sıra YGS’de yer alan Türkçe, matematik, fen ve sosyal bilimler
soruları, ayrıca ortaöğretimde almış oldukları coğrafya, kimya,
tarih, trafik ve ilk yardım gibi dersler de yerleştirme puanlarını
etkilemektedir. Bu noktada özel yetenek sınavı ile öğrenci alan
programlara uygulanan ölçme ve değerlendirme sisteminin
geçekten amacına uygun olup olmadığının araştırılması önem
taşımaktadır. Tan (2008: 142)’ın da belirttiği gibi bir ölçme aracının
geçerliği, ölçülecek özellikleri doğru olarak ve amaç dışı
özellikleri karıştırmadan ölçebilmesi ile ilgilidir.
Arapgirlioğlu ve Tankız (2013), müzik öğretmenliği programı
özel yetenek sınavlarında AOBP ve YGSP’nin yerleştirme
puanları içerisindeki dağılımını incelemiş ve yerleştirme puanı
üzerinde en fazla ağırlığın YGS puanında olduğunu, yetenek
puanları yüksek, YGS puanı düşük bazı adayların sınavı kazanamadıklarını
belirtmişlerdir. Sağer ve ark. (2014) tarafından
müzik öğretmenliği programı özel yetenek sınavlarında OBP
ile alan puanları ve sınav başarı durumları arasındaki ilişkilerin
incelendiği bir diğer araştırmada ise müzik öğretmenliği programı
özel yetenek sınavını kazanan adayların OBP’lerinin diğer adaylara göre oldukça yüksek olduğu belirlenmiştir. Demirci
ve Gülüm (2016), Atatürk Üniversitesi Kazım Karabekir Eğitim
Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim
Dalı tarafından 2011-2012 eğitim-öğretim yılında yapılmış olan
özel yetenek sınavı sonuçlarına göre elde ettikleri verilerden,
adayların yerleştirmeye esas alınan puanlarının hesaplamalarında
ve başarı sıralamasını belirlemede YGS-AOBP’nin özel
yetenek sınavına oranla daha etkili olduğu sonucuna ulaşmışlardır.
Çelenk (2016), “Türkiye’de Mesleki Müzik Eğitimi Veren
Kurumların Özel Yetenek Sınavlarındaki Ağırlıklı Puanların ve
Yerleşen Adayların Okul Başarı Durumlarının Değerlendirilmesi
(Atatürk Üniversitesi GSF Müzik Bilimleri Bölümü Örneği)”
başlıklı araştırmasında özel yetenek sınavına katılan adaylar
arasında yetenek sınav puanları yüksek olan pek çok adayın,
OBP ve YGSP’leri nedeniyle yerleştirmeye esas olan puanlarının
düşük kaldığı sonucuna varmış, bu nedenle özel yeteneğe
ilişkin yapılan jüri değerlendirmesinin adayların yerleştirilmesinde
önemli ölçüde etkisinin olmadığı sonucuna ulaşmıştır.
Okul başarısı açısından yerleştirme puanı yüksek olan birçok
öğrencinin yerleştirme puanı düşük olan öğrencilere göre daha
alt sıralarda yer aldığı sonucuna ulaşılmış ve yetenek sınav puanının
yerleştirme puanına etkisinin artırılması önerilmiştir. Ece
(2006) özel yetenek sınavlarında ÖSS puanı ile yetenek puanları
(işitme alanı, ses alanı, çalgı alanı) arasındaki ilişkileri incelemiş
ve adayların ÖSS puanları ile yetenek puanları arasında pozitif
yönde fakat düşük düzeyde bir ilişkinin mevcut olduğunu
belirtmiştir. Diğer alanlarda yapılan bazı araştırmalar iki farklı
eğitim kademesine ait OBP ile akademik başarı arasında orta
kuvvette ve pozitif yönde ilişkilerin olduğunu ortaya koymaktadır
(Tavşancıl, 1989; Deaton & Schutz, 2001; Büyüköztürk &
Deryakulu, 2002).
Öğrencilerin başvurdukları alanda başarılı olup olamayacaklarını
yordamak için yapılan testlerin yordama geçerliğine
sahip olması beklenmelidir. Bu bakımdan özel yetenek sınavı
ile öğrenci kabul eden programlarda yerleştirmeye esas olan
puanın hesaplanmasında göz önünde bulundurulan puanların
da yordam geçerliğine sahip olması beklenir. Devlet konservatuvarlarının
yükseköğretim kısmına yerleştirmeye esas olan
puanlar ÖYSP, YGSP ve OBP’dir.
Bu araştırmanın amacı, konservatuvar öğrencilerinin akademik
başarı düzeyleri ile öğrenci alımına esas olan sınav puanları
arasındaki ilişkiyi yordam geçerliği bağlamında incelemektir.
Bu amaç doğrultusunda devlet konservatuvarı giriş sınavlarında
başarılı olan adayların, yerleştirmeye esas olan puanları ile
akademik başarıları arasındaki ilişki araştırılmış ve yerleştirmeye
esas olan puanların yordam geçerliği düzeyi belirlenmeye
çalışılmıştır.
Problem Cümlesi
Devlet Konservatuvarı’na öğrenci alımında değerlendirmeye
alınan sınav puanlarının yordam geçerliği düzeyi nedir?
Alt Problemler
1. Devlet konservatuvarı öğrencilerinin akademik başarıları ile
özel yetenek sınavında değerlendirmeye alınan sınav puanları
arasındaki korelasyon düzeyi nedir?
2. Devlet konservatuvarına öğrenci alım sınavında değerlendirmeye
alınan sınav puanlarının öğrencilerinin akademik
başarılarını yordama düzeyi nedir?
3. Devlet konservatuvarı öğrencilerinin sınıflara göre akademik
başarı ortalamaları ile özel yetenek sınavında değerlendirmeye
alınan sınav puanları arasındaki korelasyon düzeyi
nedir?
4. Devlet konservatuvarına öğrenci alım sınavında değerlendirmeye
alınan sınav puanlarının öğrencilerinin akademik
başarılarını sınıflara göre yordama düzeyi nedir?
Önem
Yükseköğretime geçiş sınavlarının temel amaçlarından biri
öğrencinin o alanda başarı gösterebilme potansiyelini belirleyebilmektir.
Bu temel amaç doğrultusunda yükseköğretime geçiş
sınavlarının yordam geçerliğinin belirlenmesi, gerek sınavların
etkililiği gerekse sınav süreçlerinin eğitim süreçlerinin amaçları
doğrultusunda geliştirilmesi bakımından önem taşımaktadır.
Yapılan literatür taramasında devlet konservatuvarlarının özel
yetenek sınavlarının yordam geçerliğine ilişkin herhangi bir
çalışmaya rastlanmamıştır. |
Başa Dön
Öz
Giriş
Materyal ve Metod
Bulgular
Tartışma
Kaynaklar
|
|
Araştırmanın Modeli
Eğitim sorunlarının birçoğunun tanımlanabilir nitelikte olması
nedeni ile tarama modelindeki araştırmalar, bilginin anlaşılması
ve artırılmasında kuram ve uygulamada önemli katkılar
sağlamaktadır (Balcı 2007: 19-21). Konservatuvar öğrencilerinin
akademik başarılarını yordamaya ilişkin olan bu araştırma,
öğrencilerin akademik başarılarının öğrenci alım sınavları
ile ilişkisini açıklamaya yönelik olduğundan ilişkisel tarama
modelinde bir çalışmadır. İlişkisel tarama iki ya da daha fazla
değişken arasındaki ilişki düzeyini ortaya koymayı amaçlamaktadır
(Altunışık et al., 2005; Karasar, 2005: 81). İlişkisel tarama
modeli ile araştırma kapsamında ele alınan bağımlı ve bağımsız
değişkenler arasında birlikte değişim varlığını ve bu değişimin
derecesini belirlemek amaçlanmıştır.
Çalışma Grubu
Bu araştırmanın çalışma grubunu, 2013-2016 arasındaki
öğretim yıllarında Bülent Ecevit Üniversitesi Devlet
Konservatuvarı’nın lisans düzeyi öğrencilerinden seçilen toplam
72 öğrenci oluşturmaktadır. Çalışma grubu belirlenirken
tabakalı örnekleme yöntemi kullanılmıştır. Tabakalı örnekleme,
evrendeki alt grupların örneklemde temsil edilmelerinin garanti
altına alındığı bir örneklemedir (Balcı, 2007). Earl (2004: 206)
üniversite öğrencilerine yönelik yapılan çalışmalarda tabakalı
örnekleme yönteminin kullanılabileceğini belirtmektedir.
Evreni tabakalarına ayırmak için kullanılacak ölçütlerin araştırmada
kullanılan değişkenlerle ilgili olması önemlidir (Sencer
& Sencer, 1978: 466). Bu araştırma kapsamında alt tabakalar
Bülent Ecevit Üniversitesi Devlet Konservatuvarı bünyesinde
eğitim-öğretime devam eden Tiyatro, Enstrüman, Opera ve
Çalgı Yapım Ana Sanat Dalları olarak belirlenmiştir. Tabakalı
örneklemede tiyatro, enstrüman, opera ve çalgı yapım ana
sanat dalları öğrencilerinin temsil edilebilmesi için her ana sanat dalının lisans düzeyindeki tüm sınıflarından basit tesadüfi
örnekleme ile öğrenci seçilmiştir. Yıldırım ve Şimşek’in (2005:
105) belirttiği gibi saptanan alt tabakalardan örneklemler basit
tesadüfi örnekleme ile seçilebilir. Toplam örneklem içinde her
ana sanat dalının, evrendeki oranı ölçüsünde temsil edilmesi
sağlanmıştır. Araştırmanın çalışma grubunda 34 kız, 38 erkek
olmak üzere toplam 72 öğrenci yer almıştır.
Veri Toplama Aracı
Araştırma verilerini, 2013, 2014, 2015 ve 2016 yıllarında Bülent
Ecevit Üniversitesi Devlet Konservatuvarı’na kayıt olan öğrencilerin
YGS, OBP ve ÖYS puanları ile akademik ortalamaları (AKO)
oluşturmaktadır. Veriler, Bülent Ecevit Üniversitesi Devlet Konservatuvarı
Öğrenci İşleri Bürosu vasıtası ile araştırmacı tarafından
elde edilmiştir.
Verilerin Analizi
Konservatuvar öğrencilerinin akademik başarı not ortalamaları
ile konservatuvarlara öğrenci alımında göz önünde bulundurulan
sınav puanları arasında ilişki olup olmadığını, ilişki varsa
yönünü ve gücünü incelemek için “korelasyon analizi”, değişkenlerden
birisi belirli bir birim değiştiğinde diğerinin nasıl bir
değişim gösterdiğini incelemek için “regresyon analizi” kullanılmıştır.
Bir ölçeğin yordam geçerliği, o ölçekten elde edilen puan
ile ölçülmek istenen özellikleri ölçtüğü bilinen kriter arasındaki
korelasyonun hesaplanmasıyla elde edilir (Öncü, 1994). Veriler,
SPSS 19 programı kullanılarak analiz edilmiştir.
Değişkenler arasındaki ilişkinin miktarı konusunda yorum yapabilmek
için Pearson momentler çarpımı korelasyon katsayısı
hesaplanmıştır. -1 ve +1 arasında değer alan korelasyon katsayısı
(r), araştırma kapsamında ele alınan değişkenler arasındaki
ilişkinin ölçüsünü ve arasında değişimi göstermiştir. Korelasyon
katsayısına göre 0
Konservatuvarlara öğrenci alımında göz önünde bulundurulan
sınav puanlarının yordama geçerliğini belirlemek için regresyon
analizi yapılmıştır. Regresyon analizi, bilinen bulgulardan, bilinmeyen
gelecekteki olaylarla ilgili tahminler yapılmasına izin
verir. Regresyon analizi ile YGS, ÖYS ve OB puanlarının akademik
başarı üzerinde etkili olduğuna ilişkin modelin anlamlı olup
olmadığı ve araştırma kapsamında ele alınan değişkenlerin bu
denkleme girip girmediği incelenmiştir. Araştırma kapsamında
ele alınan bağımsız değişkenlerin hangisinin ve ne oranda
akademik başarıyı yordadığını tespit etmek amacıyla adımsal
regresyon analizi yapılmıştır. |
Başa Dön
Öz
Giriş
Materyal ve Metod
Bulgular
Tartışma
Kaynaklar
|
|
2013, 2014, 2015 ve 2016 öğretim yıllarında devlet konservatuvarında
öğrenim görmeye hak kazanan öğrenciler için belirlenen
değişkenler arasındaki korelasyon katsayıları Tablo 1’de
sunulmuştur.
Tablo 1 incelendiğinde, korelasyon değerleri açısından konservatuvar
öğrencilerinin genel akademik not ortalamaları ile
YGSP, OBP ve ÖYSP arasında anlamlı bir ilişki olduğu görülmektedir.
YGSP ile OBP arasında anlamlı bir korelasyon bulunduğu
görülmektedir. ÖYSP, YGSP ve OBP arasındaki korelasyonun ise
anlamlı olmadığı görülmektedir. Araştırmada ele alınan bağımlı
değişkenin her üç bağımsız değişkenle korelasyon içinde olduğu
görülmektedir. P değerlerine göre akademik ortalama (AKO),
YGSP ve ÖYSP arasındaki ilişkilerin anlamlı olduğu görülmektedir.
Bağımlı ve bağımsız değişkenlerin arasındaki korelasyon
değerleri incelendiğinde, değerlerin 0.2-0.4 aralığında olduğu,
bu nedenle korelasyonel ilişkinin zayıf olduğu değerlendirilmektedir.
Yani öğrencilerin akademik not ortalamaları ile YGSP,
OBP ve ÖYSP arasındaki ilişkinin güçlü olmadığı söylenebilir.
YGSP, OBP ve ÖYSP puanlarının tek başlarına akademik not
ortalaması ile ne tür bir ilişkileri olduğunu saptamak amacıyla
bir bağımlı ve bir bağımsız değişkene ait veriler üzerinde basit
doğrusal regresyon analizi yapılmıştır. YGSP, OBP ve ÖYSP’lerin
akademik başarı not ortalamasını yordama durumlarını ortaya
koymaya yönelik yapılan basit doğrusal regresyon analizi
sonuçları Tablo 2‘de sunulmuştur.
Tablo 2 incelendiğinde YGSP ve ÖYSP puanlarının akademik
başarı not ortalamasını anlamlı düzeyde (p<0.05) yordadığı,
OBP’nin ise (p>0.05) akademik başarı not ortalamasını anlamlı düzeyde yordamadığı görülmektedir. Elde edilen veriler ışığında
YGSP ve ÖYSP’nin öğrencilerin akademik başarılarını yordadığı
ve bu ilişkinin pozitif yönlü olduğu söylenebilir.
YGSP ve ÖYSP’nin akademik başarı not ortalamasını hangi
ölçüde yordadığını tespit edebilmek amacıyla veriler üzerinde
adımsal regresyon analizi yapılmıştır. Böylelikle YGSP ve
ÖYSP’nin akademik ortalamayı yordama gücü tespit edilmeye
çalışılmıştır. Veriler üzerinde yapılan adımsal regresyon analizine
ilişkin sonuçlar Tablo 3’te sunulmuştur.
YGSP ve ÖYSP değişkenleri akademik başarı not ortalamasını
anlamlı düzeyde yordamaktadır (p<0.05). Regresyon analizi
sonucunda sadece YGSP ve ÖYSP’nin akademik başarı not
ortalamasını yordaması sebebiyle adımsal regresyon analizine
sadece bu iki değişken dâhil edilmiş. akademik not ortalamasını
yordamayan OBP puanı modelden çıkarılmıştır. Yapılan adımsal
regresyon analizi sonucunda YGSP’nin tek başına akademik
başarı not ortalamasının %9.5’ini açıklayabildiği görülmektedir
(R²=.095).
Adımsal regresyon analizinin ikinci basamağında modele ÖYSP
de eklenmiş ve bu iki değişkenin akademik başarı not ortalamasının
%17.6’sını açıklayabildiği görülmüştür (R²=.176).
Tablo 4 verileri araştırma kapsamında ele alınan değişkenlerin,
öğrencilerin birinci, ikinci, üçüncü ve dördüncü sınıflara ait akademik
başarı not ortalamaları ile korelasyonunu göstermektedir.
Elde edilen değerler sadece üçüncü sınıf öğrencilerinin
akademik başarı not ortalamaları ve YGSP arasında korelasyon
olduğunu göstermektedir. Korelasyon değeri üçüncü sınıf akademik
başarı not ortalaması ile YGSP’leri arasındaki korelasyonun
orta derecede olduğunu göstermektedir.
YGS puanının üçüncü sınıfların akademik başarı not ortalamasını
hangi ölçüde yordadığını tespit edebilmek amacıyla veriler
üzerinde basit doğrusal regresyon analizi yapılmıştır. Böylelikle
YGSP’nin üçüncü sınıf öğrencilerinin akademik ortalamasını
yordama gücü tespit edilmeye çalışılmıştır. Veriler üzerinde
yapılan regresyon analizine ilişkin sonuçlar Tablo 5’te sunulmuştur.
Tablo 3 incelendiğinde üçüncü sınıf öğrencilerinin YGS puanlarının
öğrencilerin akademik başarı not ortalamasını anlamlı
şekilde yordadığı görülmektedir (p<.005). Buna göre üçüncü
sınıf öğrencilerinin YGS puanlarının tek başına öğrencilerin
akademik not ortalamalarının %4.11’ini açıklayabildiği görülmektedir
(R²=.411). |
Başa Dön
Öz
Giriş
Materyal ve Metod
Bulgular
Tartışma
Kaynaklar
|
|
Konservatuvarlara öğrenci seçimi, Yükseköğretim Kurulu ve
ÖSYM tarafından hazırlanan ve ÖSYS kılavuzunda belirtilen
ilkeler doğrultusunda yapılmaktadır. Yerleştirmeye esas olan
puanın hesaplanmasında ÖYSP, OBP ve YGSP kullanılmaktadır.
Bu araştırma konservatuvara öğrenci seçiminde kullanılan
puanların öğrencilerin akademik başarılarını yordama gücünü
belirmek amacıyla yapılmıştır.
Yapılan araştırma sonucunda konservatuvar öğrencilerinin
akademik başarıları üzerinde YGSP, ÖYSP ve OBP’nin etkili olduğuna
ilişkin denklemin anlamlı olduğu ve en az bir değişkenin
denkleme girdiği sonucuna ulaşılmıştır.
Genel akademik başarı not ortalaması ile YGSP, ÖYSP ve OBP
arasındaki korelasyon düşük düzeyde ve pozitif yöndedir. Buna
göre YGSP, ÖYSP ve OBP arttıkça akademik başarı ortalamasının
da arttığı veya puanlar azaldıkça akademik başarı ortalamasının
da azaldığı söylenebilir. Ancak bu değişkenlerden YGSP ve ÖYSP
tek başlarına konservatuvar öğrencilerinin akademik başarı not
ortalamalarını anlamlı düzeyde yordarken, OBP’nin akademik
başarı üzerinde tek başına anlamlı bir etkiye sahip olmadığı
görülmüştür.
Araştırma kapsamında ele alınan değişkenlerden YGSP, konservatuvar
öğrencilerinin akademik başarısının %9.5’ini açıklarken,
ÖYSP 8.1’ini açıklamaktadır. Elde edilen verilerden
öğrencilerin akademik başarısını açıklayan en önemli değişkenin
YGSP olduğu söylenebilir. YGSP ve ÖYSP değişkenleri birlikte
konservatuvar öğrencilerinin akademik başarılarının %17.6’sını
açıklamaktadır. Bu bakımdan YGSP ve ÖYSP puanlarının konservatuvar
öğrencileri için etkili ve önemli yordayıcılar olduğu
değerlendirilmektedir. Bununla birlikte yordayan değişkenlerin
yordama düzeyinin, akademik başarıyı açıklama oranlarının
düşük olduğu söylenebilir. Özellikle konservatuvar öğrencilerine
giriş sınavlarında uygulanan ve baraj puan uygulaması nedeniyle
öğrenci seçimine esas olan ÖYSP’nin yordama düzeyinin
YGSP’den daha düşük olması, özel yetenek sınavlarının sınav
modellerinin ve puanlama sistemlerinin yeniden gözden geçirilmesi
gerekliliğine işaret etmektedir.
Türkçe, matematik, fizik, sosyal bilgiler gibi alanların yer aldığı
YGS puanının konservatuvardaki sanat alanı ile ilgili uygulamalı
dersleri yordama düzeyinin sınırlı olacağı düşünülmektedir.
YGSP’nin konservatuvar öğrencilerinin akademik başarısını yordama
düzeyinin konservatuvar programlarında yer alan kuramsal
derslerle ilişkisi olabileceği düşünülmektedir. ÖYSP’nin
yordam geçerliğinin ise konservatuvar programlarında yer alan
sanat alanına yönelik uygulamalı derslerle ilişkisi olduğu değerlendirilebilir.
Sınıflara göre yapılan regresyon analizinde sadece üçüncü sınıf
öğrencilerinin akademik başarı not ortalamalarının %4.11’ini
YGSP’nin açıklaması ve sınıflara göre yapılan regresyon analizinde
öğrencilerin akademik başarılarını açıklamada ÖYSP’nin
yer almaması özel yetenek sınavlarının içerik, yöntem ve
değerlendirme kriterlerinde öğrencilerin akademik başarılarını
yordayacak şekilde iyileştirmeye gidilmesi gerektiğini göstermektedir.
Sanat alanında eğitim veren ve temel amacı sanat uygulamalarına
yönelik yeterlilikleri edindirmek olan konservatuvar
eğitiminde ÖYSP’nin yordam geçerliği düzeyinin daha yüksek
olması beklenmelidir. Bu bakımdan özel yetenek sınavlarına
ilişkin ölçme kriterleri ve değerlendirme araçlarının etkililiği
üzerine periyodik çalışmalar yapılmalı ve ÖYS puanının yordam
geçerliğinin artırılmasına yönelik iyileştirmeler yapılmalıdır. |
Başa Dön
Öz
Giriş
Materyal ve Metod
Bulgular
Tartışma
Kaynaklar
|
|
1) Altunışık, R., Coşkun R., Bayraktaroğlu, S., & Yıldırım, E. (2005).
Sosyal bilimlerde araştırma yöntemleri. Sakarya: Sakarya Kitabevi.
2) Anastasia, A. (1990). Psychological testing (6th ed.). New York:
Macmillan Publishing Co.
3) Arapgirlioğlu, H., & Tankız, K. D. (2013). Özel yetenek sınavlarında
AOBP ve YGS puanlarının yerleştirme puanları içerisindeki
dağılımının incelenmesi. Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi
Dergisi, 28(2), 14-26.
4) Balcı. A. (2007). Sosyal bilimlerde araştırma. Ankara: Pegem A
Yayıncılık.
5) Baykal, A. (2006). ÖSYS konusunda can alıcı sorulara can sıkıcı
cevaplar. In İ. Erdoğan (Ed.). Avrupa Birliği Vizyonu, Türkiye’de
Eğitim ve Özel Okullar (pp. 159-199). İstanbul: Türkiye Özel
Okullar Birliği.
6) Baykul, Y. (2000). Eğitimde ve psikolojide ölçme: Klasik test teorisi
ve uygulanması. Ankara: ÖSYM.
7) Büyüköztürk, Ş., & Deryakulu, D. (2002). Bilgisayar ve öğretim teknolojileri
öğretmenliği ile sınıf öğretmenliği programı öğrencilerinin
akademik başarılarını etkileyen faktörler. Kuram ve
Uygulamada Eğitim Yönetimi. 30, 187–204.
8) Crocker, L. M., & Algina, J. (1986). Introduction to classical and
modern test theory. New York: Holt, Rinehart and Winston.
9) Cronbach, L. J., & Meehl, P. E. (1955). Construct validity in psychological
tests. Psychological Bulletin, 52, 281–302.
10) Çelenk, K. (2016). Türkiye’de mesleki müzik eğitimi veren kurumların
özel yetenek sınavlarındaki ağırlıklı puanların ve yerleşen
adayların okul başarı durumlarının değerlendirilmesi (Atatürk
Üniversitesi GSF Müzik Bilimleri Bölümü örneği). 1. Erzurum
Ulusal Müzik Bilimleri Sempozyumu Bildiriler Kitabı. Cilt 2 (pp.
661-692). Erzurum: Atatürk Üniversitesi Yayınları No: 1209.
11) Deaton, R., & Schutz, G. J. (2001). Examining the predictive power
of the ACT and high school GPA. Panama City Beach, Florida:
Tennessee Higher Education Commission Southern Association
of Institutional Research.
12) Demirci, B., & Gülüm, O. (2016). 2011-2012 Öğretim yılında özel
yetenek sınavına giren adayların başarı durumlarının değerlendirilmesi
(Atatürk Üniversitesi K.K.E.F. örneği). X. Ulusal
Müzik Eğitimi Sempozyumu Bildiri Kitabı. (pp. 585-592). Niğde:
Niğde Üniversitesi Yayınları. No: 26.
13) Ece, A. S. (2006). Özel yetenek sınavlarında ÖSS puanı ile yetenek
puanları (işitme alanı, ses alanı, çalgı alanı) arasındaki ilişkilerin
incelenmesi. Trakya Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 8(1),
133-144.
14) Karasar, N. (2005). Bilimsel araştırma yöntemi: Kavramlar-ilkeleryöntemler.
Ankara: Nobel Yayınları.
15) Kline, P. (2000). Handbook of psychological testing. London and
New York: Routledge.
16) Murphy, K. R., & Davidshofer, C. O. (2001). Psychological testing
(5th ed.). New Jersey: Prentice Hall.
17) Öncü H. (1994). Eğitimde ölçme ve değerlendirme. Ankara: Matser
Basım San. ve Tic. Ltd. Şti.
18) ÖSYS Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzu. (2017).
Ankara: ÖSYM. Retrieved from http://dokuman.osym.gov.tr/
pdfdokuman/2017/OSYS/LYS/KONTENJANKILAVUZ18072017.
pdf
19) Özdamar, K. (2002). Paket programlar ile istatistiksel veri analizi 1.
Eskişehir: Kaan Kitabevi.
20) Özdemir A., & Gelbal S. (2016). İlköğretim ve ortaöğretim başarı
ölçülerinin yükseköğretime geçiş sınav puanlarını yordama
gücü. Eğitimde ve Psikolojide Ölçme ve Değerlendirme Dergisi,
7(2), 309-334.
21) Sağer, T., Zahal, O., Gürpınar, E., & Özhan, U. (2014). Müzik öğretmenliği
programı özel yetenek sinavlarında OBP ile alan puanları
ve sınav başarı durumları arasındaki ilişkiler. The Journal of
Academic Social Science Studies, 24(1), 33-46.
22) Sencer, M., & Sencer, Y. (1978). Toplumsal araştırmalarda yöntembilim.
Ankara: Türkiye ve Orta Doğu Amme İdaresi Enstitüsü
Yayınları.
23) Tan, Ş. (2008). Öğretimde ölçme ve değerlendirme. Ankara: Pegem
Akademi.
24) Tavşancıl, E. (1989). Lise tür ve kolunun yükseköğretimdeki akademik
başarıya etkisi. (Yayımlanmamış Doktora Tezi). Ankara
Üniversitesi, Ankara.
25) Tekin, H. (2000). Eğitimde ölçme ve değerlendirme. Ankara: Yargı
Yayınevi.
26) Thorndike R. L., & Hagen, E. (1961). Measurement and evaluation
in psychology and education. Newyork: John Wiley and Sons.
27) Turgut M. F. (1995). Eğitimde ölçme ve değerlendirme metotları.
Ankara: Yargıcı Matbaası.
28) Turgut, M. F., & Baykul, Y. (2012). Eğitimde ölçme ve değerlendirme.
Ankara: PegemA Yayıncılık.
29) Yıldırım, A., & Şimşek, H. (2005). Sosyal bilimlerde nitel araştırma
yöntemleri. Ankara: Seçkin Yayıncılık.
30) Yılmaz H. (2002). Eğitimde ölçme ve değerlendirme. (5. Baskı).
Konya: Çizgi Kitabevi. |
Başa Dön
Öz
Giriş
Materyal ve Metod
Bulgular
Tartışma
Kaynaklar
|
|
|
|