|
2018, Cilt 8, Sayı 3, Sayfa(lar) 522-531 |
|
DOI: 10.5961/jhes.2018.293 |
Öğretmen Adaylarının 21. Yüzyıl Becerilerine İlişkin Öz-yeterlik Algılarının Yaşam Boyu Öğrenme Eğilimlerini Yordama Gücü |
İshak KOZİKOĞLU1, Nebi ALTUNOVA2 |
1Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Eğitim Bilimleri Bölümü, Van, Türkiye 2Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Temel Eğitim Bölümü, Van, Türkiye |
Anahtar Kelimeler: 21. Yüzyıl becerileri, Yaşam boyu öğrenme, Öğretmen adayları, Öz-yeterlik algısı |
|
Bu araştırmanın amacı, öğretmen adaylarının 21. yüzyıl becerilerine ilişkin öz-yeterlik algılarının yaşam boyu öğrenme eğilimlerini yordayıp
yordamadığını belirlemektir. Araştırma ilişkisel tarama modelinde desenlenmiştir. Araştırma, tabakalı örnekleme yöntemi ile belirlenen
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nde öğrenim gören 400 öğretmen adayıyla yürütülmüştür. Çalışmada veri toplama araçları
olarak Gür-Erdoğan ve Arsal (2016) tarafından geliştirilen “Yaşam Boyu Öğrenme Eğilimleri ölçeği” (YBÖEÖ) ile Anagün ve ark. (2016)
tarafından geliştirilen “Öğretmen Adaylarına Yönelik 21. Yüzyıl Becerileri Yeterlilik Algıları Ölçeği” kullanılmıştır. Verilerin analizinde
betimsel istatistikler, t testi, ANOVA, Pearson Çarpım Momentler Korelasyon Katsayısı ve basamaklı regresyon analizi kullanılmıştır.
Araştırmanın sonucunda, öğretmen adaylarının yaşam boyu öğrenme eğilimlerinin çok yüksek düzeyde, 21. yüzyıl becerilerine ilişkin
öz-yeterlik algılarının ise yüksek düzeyde olduğu belirlenmiştir. Araştırmada, cinsiyet ve lisansüstü eğitim yapma isteğine göre öğretmen
adaylarının 21. yüzyıl becerilerine ilişkin öz-yeterlik algıları anlamlı farklılık göstermezken, kadın öğretmen adaylarının erkeklere göre,
lisansüstü eğitim yapmak isteyenlerin istemeyenlere göre, yaşam boyu öğrenme eğilimlerinin daha yüksek düzeyde olduğu belirlenmiştir.
Ayrıca, araştırmada öğretmen adaylarının 21. yüzyıl becerilerine ilişkin öz-yeterlik algıları ile yaşam boyu öğrenme eğilimleri arasında
pozitif yönde ve anlamlı bir ilişkinin olduğu, öğrenme ve yenilenme becerileri ile yaşam ve kariyer becerilerinin öğretmen adaylarının
yaşam boyu öğrenme eğilimlerini anlamlı düzeyde yordadığı belirlenmiştir. |
Başa Dön
Öz
Giriş
Materyal ve Metod
Bulgular
Tartışma
Kaynaklar
|
|
Günümüzde bilim ve teknolojinin gelişmesi sonucu her alanda
hızlı değişim ve gelişmeler meydana gelmiştir. İletişim araçlarının
yaygınlaşması ile bilgiye erişim kolaylaşmış, insanlar ihtiyaç
duyduğu bilgiye her an her yerden ulaşabilir hale gelmiştir.
Dünya tarihinde bilgi alışverişi bu denli hızlı olmadığından içinde
bulunduğumuz 21. Yüzyıl, bilgi çağı olarak adlandırılmıştır.
Önceden herkesçe ulaşılması mümkün olmayan kitabi bilgiler
bilgisayar ve internet aracılığıyla dijital ortama aktarılmış olup
bugüne kadar oluşan bilgi birikimi insanlığın hizmetine sunulmuştur.
Bilgi teknolojileri sayesinde dünyanın herhangi bir yerinde
üretilen bir bilgi hızla yayılabilmekte, uzak mesafelerde bulunan
insanlar bu bilgiden yararlanabilmektedir. Bilim alanında
meydana gelen gelişmeler hızlı biçimde yayıldığından bireylerin
bulundukları alanda kendilerini geliştirmeleri daha kolay
olmaktadır (Özçiftçi & Çakır, 2015). Bilgiye zaman ve mekân
sınırı olmadan kolayca erişilmesi, hayatımızı oldukça kolaylaştırmaktadır
(Güleç, Çelik, & Demirhan, 2012). Ancak bir noktadan
sonra bir alandaki bilgi çokluğu ve çeşitliliği insanda kafa
karışıklığına neden olabilmektedir. Dijital ortamda insanlara
sunulan bilginin güvenirliği, bilgiyi yayan kaynağın objektifliği
gibi sorunlar ortaya çıkmaktadır (Kurbanoğlu & Akkoyunlu,
2002). Bu nedenle günümüzün sorunu bilgiye erişmek değil
ulaşılan bilgiye eleştirel bakabilme, diğer kaynaklarla karşılaştırma
yapabilme, bilginin doğruluğu hakkında karar verebilme
becerilere sahip olabilmektir (Orhan, Göksün, & Kurt, 2017).
Bireylerin kendi alanlarında donanımlı hale gelmeleri önemlidir.
Ancak bireylerin kendilerini geliştirme sürecinde gelişigüzel
biçimde hareket etmesi bireye nitelik anlamında çok bir şey
katmayacaktır. Günümüzde insanlardan kendini geliştirme
sürecinde birtakım beceriler kazanması beklenmektedir (Eryılmaz
& Uluyol, 2015). Bilgi çağında yaşayan insanların taşıması
gereken bu beceriler, “21. yüzyıl becerileri” olarak isimlendirilmektedir.
21. Yüzyıl Becerileri
21. yüzyıl becerilerinin neler olması gerektiği hakkında herkes
tarafından kabul gören ortak bir tanım yapılmamıştır. Bu
beceriler ilk olarak bazı şirketlerin kendi çalışanlarında görmek
istedikleri özellikleri sıralaması şeklinde ortaya çıkmıştır (Anagün
et al., 2016). Farklı alanlarda hizmet veren kurum, kuruluş
ve şirketler istedikleri personel niteliklerini 21.yüzyıl becerileri
olarak tanımlamışlardır. Bu konuda ülkemizin de üye olduğu uluslararası ekonomi ve işbirliği teşkilatı olan “The Organization
for Economic Co-operation and Development” (OECD),
21. yüzyıl insanının sahip olması gereken birtakım özellikleri
sıralamıştır (Ananiadou & Claro, 2009). OECD’nin 21. yüzyıl
becerilerine yaklaşımı, işbirliği yapabilme, grup içi etkileşimde
bulunabilme ve karmaşık olayları çözebilme becerileri ve teknolojiyi,
teknolojik araçları kullanma, bilgiyi kullanma, dil, simge
ve metinleri kullanma yetenekleri olmak üzere iki şekildedir.
OECD’nin yanı sıra P21 (“Partnership for 21st Century Skills”),
NCREL en Gauge (“North Central Regional Educational Laboratory”),
ATCS (“Assesment and Teaching of 21 Century Skills”),
NETS/ISTE (“National Educational Technology Standards”) ve
EU (“European Union”) gibi uluslararası kuruluşlar da 21. yüzyıl
insanının taşıması gereken nitelikleri kendi standartlarına göre
belirlemişlerdir (Anagün et al., 2016). Sözü geçen kuruluşların
oluşturduğu becerilere bakıldığında, bilgi çağında yaşayan
insanlar için genel olarak eleştirel düşünebilme, işbirliği yapabilme,
yaratıcı düşünebilme, problem çözebilme gibi ortak
özelliklerin sıralandığı görülmektedir (Ananiadou & Claro,
2009; Partnership for 21st Century Skills, 2008). Anagün ve
ark. (2016) ile Kurudayıoğlu ve Tüzel (2010) tarafından yapılan
çalışmalarda, 21.yüzyıl becerileri içerisinde okuryazarlık (bilgi,
medya, fen, matematik, görsel vb.), öğrenmeyi öğrenme, farklılıklara
saygı gibi yeterliklere de yer verilmiştir. Bu durumda,
21.yüzyıl becerilerinin okuma, yazma, dört işlem gibi temel
öğrenme becerilerini, öğrenmeyi öğrenme, eleştirel düşünme,
problem çözme gibi üst düzey düşünme becerilerini, bilgi ve
teknoloji okuryazarlığını ve aynı zamanda yaşam becerilerini de
kapsadığı söylenebilir.
Türkiye’de bilgi çağında yaşayan insanların sahip olması gereken
nitelikler hakkında ilk olarak Türk Sanayicileri ve İşadamları
Derneği (TÜSİAD) tarafından bir açıklama yapılmıştır. 1999
yılında TÜSİAD yaptığı bir çalışma sonucunda bireylerin sahip
olması gereken becerileri gündeme taşımıştır (TÜSİAD, 1999).
2005 yılında uygulamaya konulan yeni öğretim programları
ile birlikte ise 21. yüzyıl becerileri eğitim sistemimizde de yer
edinmiştir (Milli Eğitim Bakanlığı [MEB], 2006). Bu bağlamda,
bütün derslerin programlarında, öğrencilerde geliştirilmesi
gereken ortak beceriler sıralanmıştır. Hazırlanan programlarda
bireylerin taşıması gereken özellikler; bilgiyi üreten, elde ettiği
bilgiyi hayatta işlevsel olarak kullanabilen, problem çözebilen,
eleştirel düşünen, girişimci, kararlı, iletişim becerilerine sahip,
empati yapabilen, topluma ve kültüre katkı sağlayan vb. şeklinde
belirlenmiştir (MEB, 2017). Bu becerilere sahip bireyleri
yetiştirebilmek için öncelikle öğretmenlerin de bu becerilere sahip olmaları beklenmektedir. Bu doğrultuda, öğretmen
yeterlikleri belirlenmiş ve 2017 yılında yapılan güncellemeye
göre öğretmen yeterlikleri mesleki bilgi (alan bilgisi, alan eğitimi
bilgisi mevzuat bilgisi), mesleki beceri (eğitim öğretimi
planlama, öğrenme ortamları oluşturma, öğretme ve öğrenme
sürecini yönetme, ölçme ve değerlendirme) ve tutum ve
değerler (milli, manevi ve evrensel değerler, öğrenciye yaklaşım,
iletişim ve işbirliği, kişisel ve mesleki gelişim) şeklinde
üç ana başlık altında toplanmıştır (MEB, 2017). Belirlenen bu
öğretmen yeterliklerinin 21. Yüzyıl becerileri ile uyumlu olduğu
görülmektedir. Dolayısıyla, 21.yüzyıl becerilerine sahip bireyleri
yetiştirebilmek için öğretmenlerin ve geleceğin öğretmenleri
olan öğretmen adaylarının 21.yüzyıl becerilerine ne düzeyde
sahip olduklarını belirlemeye yönelik çalışmalara ihtiyaç olduğu
söylenebilir.
Bireylerin bilgi çağında sahip olması beklenen ve 21. Yüzyıl
becerileri olarak karşımıza çıkan beceriler genel olarak üç başlık
altında toplanmıştır. Bunlar; öğrenme ve yenilenme becerileri,
yaşam ve kariyer becerileri, bilgi, medya ve teknoloji becerileri
olarak adlandırılmaktadır (Anagün et al., 2016). Çalıştıkları
alandan bağımsız olarak tüm bireylerin bu becerilere sahip
olmalarının hayati önem taşıdığı söylenebilir. Hayatın her döneminde
insanların kendilerini geliştirmeleri, ihtiyaç duyacakları
bilgi ve becerileri kazanmaları için öncelikle 21. yüzyıl becerilerine
sahip olmaları önemlidir (Akgündüz & Ertepınar, 2015).
Günümüzde meydana gelen sürekli ve hızlı değişimler bireylerin
eğitim kurumlarında aldıkları eğitimin yetersiz kalmasına
neden olmuş, yaşam boyu süren öğrenme faaliyetine girmelerini
gerekli kılmıştır (İzci & Koç, 2012). Sürekli öğrenme çabası
sonucunda yaşam boyu öğrenme kavramı hayatımıza girmiştir.
Bireylerin yaşam boyu öğrenme alışkanlığını kazanmaları için
21.yüzyıl becerilerine sahip olmaları beklenmektedir.
Yaşam Boyu Öğrenme
Bilgiye erişim olanaklarının artması ile birlikte mevcut bilgilerimizin
sürekli güncellenmesi ihtiyacı ortaya çıkmıştır (Korkut
& Akkoyunlu, 2008). Evin Gencel’e (2013) göre alanlarında
meydana gelen gelişmelere göre kendini yenileyebilen birey ya
da kurumlar ayakta kalmakta, kendini çağın gereklerine uygun
şekilde yenileyemeyenler ise varlıklarını sürdürememektedirler.
Bireylerin, çalıştıkları alandaki gelişmelere ayak uydurmaları
ve ilerlemeleri için sürekli öğrenmeye açık olmaları gerekmektedir.
Hayatın her dönemine hitap eden yaşam boyu öğrenme
becerisine sahip bireyler değişikliklere hızlı ve başarılı şekilde
uyum sağlayabilirler.
Yaşam boyu öğrenme kavramı özellikle 1950’li yıllardan sonra
kullanılmaya başlanmıştır. 1960 yılında Montreal’de yapılan
Yetişkin Eğitimi Konferansında eğitimin yaşam boyu devam
etmesi gerektiği belirtilmiştir. 1970’lerde UNESCO’nun politikası
olan yaşam boyu öğrenme 1970’ler ve 1980’lerde bütün
eğitimciler ve eğitim politikacıları arasında sürekli eğitim
kavramı olarak popülerleşmiştir (Erdamar, 2015). Yaşam boyu
öğrenme kavramının gelişim sürecine bakıldığında farklı tanımların
bulunduğu görülmektedir. Yaşam boyu öğrenme kavramı
bireyin bilgi, beceri, ilgi ve yeterliliklerini geliştirmek amacıyla
hayatı boyunca katıldığı her türlü öğrenme etkinliği olarak tanımlanmıştır (Ekşioğlu, Tarhan, & Çetin-Gündüz, 2017; Göçer,
2016). Yaşam boyu öğrenme, kişilerin yaşamları boyunca
kazandıkları her türlü bilgi, beceri, değer ve niteliğin beşikten
mezara kadar olan süreçte kazanılması ve güncellenmesi anlamına
gelmekte (Yaman ve Yazar, 2015) ve tüm bu bilgi, beceri,
değer ve anlayışları gerçek yaşamda uygulayabilmeyi sağlayan
destekleyici bir süreç olarak tanımlanmaktadır (Demirel & Yağcı,
2012; Engin, Kör, & Erbay, 2017). Bu tanımlardan hareketle,
yaşam boyu öğrenme kavramı eğitim öğretim faaliyetlerinin
sadece okulla sınırlandırılmaması, bu faaliyetlerin okul dışında
da devam ettirilmesi olarak tanımlanabilir.
1996 yılının Avrupa Birliği tarafından “Avrupa Yaşam Boyu
Öğrenme Yılı” olarak kabul edilmesi konunun önemini ve konuya
olan ilgiyi artırmıştır. Aynı yıl içinde yaşam boyu öğrenme
kavramı tartışılmış, örgün ve yaygın eğitim sürecine de yaşam
boyu öğrenmenin dâhil edilmesine karar verilmiştir (Erdamar,
2015). Buna ek olarak yaşam boyu öğrenmenin ilke ve stratejileri
belirlenerek yol haritası çizilmiştir. Belirlenen ilkelere bakıldığında
yaşam boyu öğrenmenin eğitimin bütün kademelerine
yayılması, yaygın eğitim olanaklarının genişletilmesi, eğimde
fırsat eşitliğinin sağlanmaya çalışılması, işbirliğini ve kişisel
yetenekleri teşvik etmesi, istihdamı artırması, eğitim sürecine
kadın erkek herkesi dâhil etmesi gibi önemli hususlara vurgu
yapılmaktadır (Turan, 2005).
Yaşam boyu öğrenme becerileri, temel beceriler (okuma,
yazma, matematik, konuşma ve dinleme becerileri), düşünme
becerileri (problem çözme ve eleştirel düşünme) ve kişisel özellikler
(sorumluluk alabilme, iletişim ve kendini yönetebilme)
olmak üzere üç ana başlık altında toplanmıştır (Erdamar, 2015).
Yaşam boyu öğrenme sürecinde süreklilik, yaratıcılık ve kendi
kendine öğrenme şeklinde üç esas vardır. Bunlardan süreklilik,
öğrenmenin kesintisiz biçimde yaşam boyunca devam ettiği
düşüncesine dayanır. Eğitimde her birey özel olarak kabul
edilir. Dolayısıyla bireylerin beceri ve potansiyelleri arasında
farklılıklar vardır. İnsanların kendi potansiyellerinin farkına
varıp bunu kendilerine has bir yöntemle dışavurumları yaratıcılık
yeteneklerini kullanmakla mümkündür. Bundan ötürü
yaşam boyu öğrenmede bireyin kendi yaratıcılığını geliştirmesi
ve kullanması beklenir. Yaşam boyu öğrenme sürecinde bireylere
kazandırılması istenen bir diğer beceri ise kendi kendine
öğrenmedir (Demirel & Yağcı, 2012; Güleç, Çelik, & Demirhan,
2012). Eğitim sürecinde bireyleri bilginin pasif alıcısı durumuna
koymak öğrenenleri birçok yönden körelttiği gibi kendi başına
öğrenmesini de olumsuz etkilemektedir (Arslan, 2007). Okula
devam edilen süreçte bu durumun etkileri tam olarak hissedilemeyebilir
ancak eğitim kademeleri bittikten sonra insanlar
bir şeyi kendi başlarına öğrenmede problem yaşamaktadırlar.
Çağdaş yaklaşımlarda sıkça söz edilen öğrenmeyi öğrenmenin
önemi burada ortaya çıkmaktadır. Bu yüzden yaşam boyu
öğrenmede kendi kendine öğrenme önemlidir.
Literatürde yapılan çalışmalara bakıldığında yaşam boyu
öğrenme becerilerine sahip bireyler problem çözebilen,
öz-düzenleme ve değerlendirme yapabilen, olaylar ve kavramlar
arasındaki ilişkiyi görebilen, her çevreden insanlarla işbirliği
ve uyum içinde çalışabilen, düşünme becerileri (eleştirel, yaratıcı,
yansıtıcı vb.) gelişmiş kişiler olarak tanımlanmıştır (Billing, 2007; Voogt, & Roblin, 2012). Sadece örgün eğitim ile bu
özelliklerin bireylere kazandırılması oldukça zordur. Bu noktada
öğrenme faaliyetinin okuldaki eğitim ile sınırlandırılmaması,
hayatın bütün dönemlerine yayılarak devam ettirilmesi gerektiği
sonucuna ulaşılmaktadır. Ayrıca, bireylerin yaşam boyu
öğrenme eğilimlerine sahip yaşam boyu öğrenen bireyler olabilmeleri
için öğrenme ve yenilenme becerileri, yaşam ve kariyer
becerileri, bilgi, medya ve teknoloji becerileri gibi 21.yüzyıl
becerilerine ilişkin kendilerini yeterli görmeleri gerekmektedir.
Araştırmanın Amacı ve Önemi
Bu araştırmanın amacı, öğretmen adaylarının 21. yüzyıl becerilerine
ilişkin öz-yeterlik algılarının yaşam boyu öğrenme eğilimlerini
yordayıp yordamadığını belirlemektir. Bu genel amaç
doğrultusunda aşağıdaki sorulara yanıt aranmıştır:
1. Öğretmen adaylarının 21. yüzyıl becerilerine ilişkin
öz-yeterlik algıları ve yaşam boyu öğrenme eğilimleri ne
düzeydedir?”
2. Öğretmen adaylarının 21. yüzyıl becerilerine ilişkin
öz-yeterlik algıları ile yaşam boyu öğrenme eğilimleri cinsiyet
ve lisansüstü eğitim yapma isteğine göre anlamlı farklılık
göstermekte midir?
3. Öğretmen adaylarının 21. yüzyıl becerilerine ilişkin
öz-yeterlik algıları ile yaşam boyu öğrenme eğilimleri arasında
anlamlı bir ilişki var mıdır?”
4. Öğretmen adaylarının 21. yüzyıl becerilerine ilişkin
öz-yeterlik algıları yaşam boyu öğrenme eğilimlerini anlamlı
düzeyde yordamakta mıdır?”
Bilgi çağında yaşayan bireylerin kendilerini güncellemeleri ve
çağa ayak uydurmaları önemli bir ihtiyaç haline gelmiştir. Toplumları
eğitenler olarak öğretmenler için de bu durum geçerlidir.
Öğretmenlerin ve öğretmen adaylarının 21. yüzyıl becerilerini
bilmeleri, bu becerileri kazanmaya çalışmaları, yaşam boyu
öğrenme alışkanlığına sahip olmaları hem mesleki gelişimleri
hem de çağa ayak uydurabilecek öğrencilerin yetişebilmesi
açısından oldukça önemlidir. Literatürde öğretmen adaylarının
21. yüzyıl becerileri algıları ile ilgili (Acun, Demir ve Göz, 2010;
Korkmaz ve Gür, 2006; Kurbanoğlu ve Akkoyunlu, 2002; Orhan
Göksün ve Kurt, 2017; Şahin-İzmirli ve Kabakçı-Yurdakul, 2014)
ve yaşam boyu öğrenme eğilimleri ile ilgili (Alakurt ve Keser,
2014; Alakurt, 2015; Demirel ve Yağcı, 2012; Ekşioğlu, Tarhan
ve Gündüz, 2017; Engin, Kör ve Erbay, 2017; Evin-Gencel, 2013;
İzci ve Koç, 2012; Kazu ve Erten, 2016; Uzunboylu ve Hürsen,
2011; Yaman ve Yazar, 2015) birçok çalışma bulunmaktadır.
Ancak öğretmen adaylarının 21. yüzyıl becerilerine ilişkin
öz-yeterlik algıları ile yaşam boyu öğrenme eğilimleri arasındaki
ilişkiye yönelik herhangi bir çalışmaya ulaşılamamıştır. Bundan
dolayı yapılan bu çalışma ile öğretmen adaylarının 21. yüzyıl
becerilerine ilişkin öz-yeterlik algılarının yaşam boyu öğrenme
eğilimlerini yordama gücü belirlenmeye çalışılacağı için ilgili
literatüre katkı sunacağı düşünülmektedir. Ayrıca, bu çalışma
geleceğin öğretmenleri olan öğretmen adaylarının 21. yüzyıl
becerilerine ilişkin öz-yeterlik algıları ve yaşam boyu öğrenme
eğilimlerini ortaya koyması açısından önem taşımaktadır. |
Başa Dön
Öz
Giriş
Materyal ve Metod
Bulgular
Tartışma
Kaynaklar
|
|
Araştırmanın Modeli
Bu araştırma, tarama modellerinden ilişkisel tarama modeliyle
yürütülmüştür. Tarama araştırmaları, belli özellikleri taşıyan bir
grup insanın olay, olgu ve durumlara karşı algı ve tutumlarını
belirlemeye yarayan bir nicel araştırma yöntemidir (Fraenkel,
Wallen, & Hyun, 2015). Karasar’a göre (2016) ilişkisel tarama,
iki ya da daha fazla değişken arasındaki birlikte değişim varlığını
ve derecesini tespit etmeyi amaçlayan bir modeldir. Bu
çalışmada, öğretmen adaylarının 21. yüzyıl becerilerine ilişkin
öz-yeterlik algıları ile yaşam boyu öğrenme eğilimleri arasındaki
ilişki inceleneceği için araştırmanın amacına uygun olduğu
düşünülmektedir (Karasar, 2016).
Evren ve Örneklem
Araştırmanın çalışma evrenini, 2017-2018 eğitim-öğretim yılında
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nde öğrenim
gören 2699 öğretmen adayı oluşturmaktadır. Evrenin tamamına
ulaşmak zaman ve olanaklar bakımından güç olduğundan
evrenden belli ölçütlere göre örneklem alınarak çalışma yapılmıştır.
Çalışmanın örneklemini belirlemek için amaçlı örnekleme
yöntemlerinden tabakalı örnekleme kullanılmıştır. Tabakalı
örnekleme, evrendeki bireylerin özelliklerini temsil edecek
biçimde alt grupların belli oranlara göre oluşturulup örneklemi
belirlemeyi hedefleyen bir yöntemdir (Büyüköztürk et al.,
2016). Bu araştırmada evrendeki her bölüm bir tabaka olarak
alınmış ve her bölümden evrendeki oranı göz önünde bulundurularak
örnekleme alınacak öğrenci sayısı belirlenmiştir. Bu
doğrultuda çalışmanın örneklemini Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi
Eğitim Fakültesi’nde öğrenim gören 400 öğretmen adayı
oluşturmuştur. Örnekleme dâhil edilen öğretmen adaylarına
ait demografik özellikler Tablo 1’de sunulmuştur.
Tablo 1’de görüldüğü gibi, katılımcıların 255’i (%63.7) kadın,
145’i (%36.3) ise erkektir. Katılımcıların 78’i (%19.5) 1. sınıf,
72’si (%18) 2. sınıf, 99’u (%24.8) 3. sınıf ve 151’i (%37.8) ise 4.
sınıf öğrencisidir. Temel eğitim bölümünden 112 (%28), BÖTE
bölümünden 30 (%7.5), Türkçe ve sosyal bilimler bölümünden
81 (%20.3), yabancı diller bölümünden 31 (%7.8), eğitim
bilimleri bölümünden 30 (%7.5), güzel sanatlar bölümünden
41 (%10.3) ve matematik ve fen bilimleri bölümünden ise 75
(%18.8) öğretmen adayının katılımcı olarak çalışmada yer aldığı
görülmektedir. Buna ek olarak, katılımcıların 247’si (%61.8)
lisansüstü eğitim yapmak isterken, 153’ü (%39.8) lisansüstü
eğitim yapmak istememektedir.
Veri Toplama Araçları
Çalışmada veri toplama araçları olarak öğretmen adaylarının
yaşam boyu öğrenme eğilimlerini belirlemek amacıyla “Yaşam
Boyu Öğrenme Eğilimleri Ölçeği (YBÖEÖ)” ve öğretmen adaylarının
21. yüzyıl becerilerine ilişkin öz-yeterlik algılarını belirlemek
amacıyla “21. Yüzyıl Becerileri Öz-yeterlik Algısı Ölçeği”
kullanılmıştır.
Yaşam Boyu Öğrenme Eğilimleri Ölçeği: Gür-Erdoğan ve Arsal
(2016) tarafından geliştirilen beşli Likert tipi ölçek, 17 maddeden
ve “öğrenmeye isteklilik” ve “gelişime açıklık” olmak üzere iki alt boyuttan oluşmaktadır. Ölçeğin Cronbach alfa iç tutarlılık
katsayısı .86 olarak hesaplanmış, bu çalışmada ise .90 olarak
bulunmuştur. Bu değer, ölçeğin güvenilir bir ölçme aracı olduğunu
göstermektedir.
21. yüzyıl Becerileri Öz-yeterlik Algısı Ölçeği: Anagün ve ark.
(2016) tarafından öğretmen adaylarına yönelik geliştirilen beşli
Likert tipi ölçek; “öğrenme ve yenilenme becerileri”, “yaşam
ve kariyer becerileri” ve “bilgi, medya ve teknoloji becerileri”
olmak üzere üç alt boyuttan ve toplam 42 maddeden oluşmaktadır.
Ölçeğin Cronbach alfa iç tutarlılık katsayısı toplam ölçek
için .86, “öğrenme ve yenilenme becerileri” için .84, “yaşam ve
kariyer becerileri” için .83, “bilgi, medya ve teknoloji becerileri”
için ise .81 olarak hesaplanmıştır. Bu çalışmada ise toplam
ölçek için .92, alt boyutlar için ise sırasıyla .87, .84, .92 olarak
bulunmuştur. Bu değerler, ölçeğin güvenilir bir ölçme aracı
olduğunu göstermektedir.
Verilerin Analizi
Araştırmadan elde edilen veriler SPSS-20 istatistik paket
programıyla analiz edilmiştir. Araştırmada, öğretmen adaylarının
yaşam boyu öğrenme eğilimlerini ve 21.yüzyıl becerileri
öz-yeterlik algılarını saptamak amacıyla uygulanan ölçeklerden
elde edilen puanların aritmetik ortalama ve standart sapma
değerlerine bakılmıştır. Bu değerler; ‘1-1.79 arası’ çok düşük,
‘1.80-2.59 arası’ düşük, ‘2.60-3.39 arası’ orta, ‘3.40-4.19 arası’
yüksek ve ‘4.20-5.00 arası’ ise çok yüksek düzey şeklinde
yorumlanmıştır. Ölçek puanlarından elde edilen ortalamaların,
cinsiyet ve lisansüstü eğitim yapma isteğine göre değişip değişmediğini
belirlemek için bağımsız gruplar t testi yapılmıştır.
Ölçeklerden elde edilen puanlar arasındaki ilişkilerin saptanması
için Pearson Çarpım Momentler Korelâsyon Analizi kullanılmıştır.
Ayrıca, öğretmen adaylarının 21. yüzyıl becerilerinin
boyu öğrenme eğilimlerini ne derece yordadığını saptamak
için basamaklı regresyon analizi yapılmıştır. Regresyon analizi
yapılmadan önce temel varsayımlar incelenmiş, çok değişkenli normallik ve doğrusallık sağlanmış, çoklu bağlantı noktasında
herhangi bir problemin olmadığı belirlenmiştir. Regresyon
analizi, aralarında ilişki bulunan biri bağımlı diğerlerinin bağımsız
değişken kabul edilerek değişkenler arasındaki ilişkinin
matematiksel denklemlerle açıklanması sürecidir (Büyüköztürk,
2016). Bu araştırmada, basamaklı regresyon analizinden
faydalanılarak öğretmen adaylarının yaşam boyu öğrenme
eğilimlerini yordayan değişkenler belirlenerek önem sırasına
göre sıralanmaya çalışılmıştır. |
Başa Dön
Öz
Giriş
Materyal ve Metod
Bulgular
Tartışma
Kaynaklar
|
|
Birinci Alt Probleme İlişkin Bulgular
Araştırmada birinci alt problem olarak ele alınan “öğretmen
adaylarının 21. yüzyıl becerilerine ilişkin öz-yeterlik algıları
ve yaşam boyu öğrenme eğilimleri ne düzeydedir?” sorusuna
yönelik olarak öğretmen adaylarının ölçeklere verdikleri
cevaplar üzerinden hesaplanan aritmetik ortalama ve standart
sapma değerleri Tablo 2’de verilmiştir.
 Büyütmek İçin Tıklayın |
Tablo 2: Öğretmen Adaylarının Ölçeklere Verdikleri Cevaplara
Göre Hesaplanan Ortalama ve Standart Sapma Puanları |
Tablo 2 incelendiğinde, öğretmen adaylarının yaşam boyu
öğrenme eğilimlerinin (x̄=4.28) çok yüksek düzeyde; 21.yüzyıl
becerileri ölçeğinin alt boyutları olan öğrenme ve yenilenme
becerileri (x̄=3.87), yaşam ve kariyer becerileri (x̄=4.07) ve bilgi
medya ve teknoloji becerilerine ilişkin öz-yeterlik algılarının
(x̄=3.99) ise yüksek düzeyde olduğu görülmektedir.
İkinci Alt Probleme İlişkin Bulgular
Araştırmada ikinci alt problem olarak ele alınan “öğretmen
adaylarının 21. yüzyıl becerilerine ilişkin öz-yeterlik algıları ile
yaşam boyu öğrenme eğilimleri cinsiyet ve lisansüstü eğitim
yapma isteğine göre anlamlı farklılık göstermekte midir? sorusuna
yönelik olarak öğretmen adaylarının 21. yüzyıl becerilerine
ilişkin öz-yeterlik algıları ile yaşam boyu öğrenme eğilimlerinin
cinsiyet değişkenine göre farklılık gösterip göstermediğine
ilişkin t testi sonuçları Tablo 3’te verilmiştir.
 Büyütmek İçin Tıklayın |
Tablo 3: Öğretmen Adaylarının 21. Yüzyıl Becerilerine İlişkin Öz-Yeterlik Algıları İle Yaşam Boyu Öğrenme Eğilimlerinin Cinsiyet Değişkenine
Göre t Testi Sonuçları |
Tablo 3’te görüldüğü gibi, öğretmen adaylarının yaşam boyu
öğrenme eğilimlerinde kadınlar lehine anlamlı fark varken
(t(398)=2.12, p<.05); öğrenme ve yenilenme becerileri (t(398)=1.60,
p>.05), yaşam ve kariyer becerileri (t(398)=1.64, p>.05) ve bilgi,
medya ve teknoloji becerilerine (t(398)=0.83, p>.05) ilişkin
öz-yeterlik algılarının cinsiyete göre anlamlı farklılık göstermediği
ortaya çıkmıştır.
Öğretmen adaylarının 21. yüzyıl becerilerine ilişkin öz-yeterlik
algıları ile yaşam boyu öğrenme eğilimlerinin lisansüstü eğitim
yapma değişkenine göre farklılık gösterip göstermediğine ilişkin
t testi sonuçları Tablo 4’te verilmiştir.
 Büyütmek İçin Tıklayın |
Tablo 4: Öğretmen Adaylarının 21.Yüzyıl Becerilerine İlişkin Öz-Yeterlik Algıları İle Yaşam Boyu Öğrenme Eğilimlerinin Lisansüstü Eğitim
Yapma Değişkenine Göre t testi Sonuçları |
Tablo 4’te görüldüğü gibi, öğretmen adaylarının yaşam boyu
öğrenme eğilimlerinde lisansüstü eğitim yapmak isteyenlerin
lehine anlamlı fark varken (t(398)=2.50, p<.05); öğrenme ve yenilenme
becerileri (t(398)=1.96, p>.05), yaşam ve kariyer becerileri (t(398)=1.58, p>.05) ve bilgi, medya ve teknoloji becerilerine
(t(398)=1.72, p>.05) ilişkin öz-yeterlik algılarının lisansüstü eğitim
yapma isteğine göre anlamlı farklılık göstermediği ortaya çıkmıştır.
Üçüncü Alt Probleme İlişkin Bulgular
Araştırmada üçüncü alt problem olarak ele alınan “öğretmen
adaylarının 21. yüzyıl becerilerine ilişkin öz-yeterlik algıları
ile yaşam boyu öğrenme eğilimleri arasında anlamlı ilişki var
mıdır?” sorusuna ilişkin öğretmen adaylarının öğrenme ve
yenilenme becerileri, yaşam ve kariyer becerileri ve bilgi, medya
ve teknoloji becerileri alt boyutları ile yaşam boyu öğrenme
eğilimleri arasında anlamlı ilişki olup olmadığını belirlemek için
hesaplanan Pearson Çarpım Momentler Korelasyon Katsayıları
Tablo 5’te verilmiştir.
 Büyütmek İçin Tıklayın |
Tablo 5: Araştırmaya Dâhil Edilen Değişkenlere İlişkin Pearson Çarpım Momentler Korelasyon Katsayıları |
Tablo 5 incelendiğinde, öğretmen adaylarının yaşam boyu
öğrenme eğilimleri ile bilgi, medya ve teknoloji becerileri arasında
düşük düzeyde, pozitif ve anlamlı bir ilişki bulunurken
(r=.263; p<.01), öğrenme ve yenilenme becerileri (r=.514;
p<.01) ve yaşam ve kariyer becerileri (r=.568; p<.01) arasında
orta düzeyde, pozitif ve anlamlı bir ilişkinin olduğu görülmektedir.
Dördüncü Alt Probleme İlişkin Bulgular
Araştırmada dördüncü alt problem olarak ele alınan “öğretmen
adaylarının 21.yüzyıl becerilerine ilişkin öz-yeterlik algıları yaşam boyu öğrenme eğilimlerini anlamlı düzeyde yordamakta
mıdır?” sorusuna ilişkin öğretmen adaylarının öğrenme ve
yenilenme becerileri, yaşam ve kariyer becerileri ve bilgi, medya
ve teknoloji becerileri alt boyutlarının yaşam boyu öğrenme
eğilimlerini yordayıp yordamadığını belirlemek için basamaklı
regresyon analizi yapılmıştır. Yapılan analize ilişkin sonuçlar
Tablo 6’da verilmiştir.
 Büyütmek İçin Tıklayın |
Tablo 6: Öğretmen Adaylarının Yaşam Boyu Öğrenme Eğilimlerinin Yordanmasına İlişkin Basamaklı Regresyon Analizi Sonuçları |
Tablo 6 incelendiğinde, öğretmen adaylarının yaşam ve kariyer
becerilerine ilişkin öz-yeterlik algıları ile öğrenme ve yenilenme
becerilerine ilişkin öz-yeterlik algılarının öğretmen adaylarının
yaşam boyu öğrenme eğilimlerinin %35.6’sını açıkladığı görülmektedir.
Tablo 6’da verilen basamaklı regresyon analizine
ilişkin varyans analizi sonuçları Tablo 7’de verilmiştir.
 Büyütmek İçin Tıklayın |
Tablo 7: Öğretmen Adaylarının Yaşam Boyu Öğrenme Eğilimlerinin Yordanmasına İlişkin Varyans Analizi Sonuçları |
Tablo 7 incelendiğinde, Tablo 6’da verilen basamaklı regresyon
analizinde elde edilen yordama gücünün anlamlı düzeyde
olduğu görülmektedir (F(2.397)= 109.888, p<.000). Öğretmen
adaylarının yaşam boyu öğrenme eğilimlerinin yordanmasına
ilişkin yapılan regresyon analizi iki basamakta gerçekleşmiştir
ve öğretmen adaylarının yaşam boyu öğrenme eğilimlerine
ilişkin varyansa katkıları bakımından iki değişkenin önemli
yordayıcı olduğu ortaya çıkmıştır. Yapılan analiz sonuçları,
regresyon eşitliğine önemli yordayıcı olarak giren öğretmen
adaylarının yaşam ve kariyer becerilerine ilişkin öz-yeterlik
algılarının yaşam boyu öğrenme eğilimlerine ilişkin varyansın
yaklaşık olarak üçte birini (%32.3) açıklayacak güçte olduğunu,
öğrenme ve yenilenme becerilerine ilişkin öz-yeterlik algılarının
ise yaşam boyu öğrenme eğilimlerine ilişkin varyansın
%3.3’ünü açıklayacak güçte olduğunu göstermektedir. Bununla
birlikte, öğretmen adaylarının bilgi, medya ve teknoloji becerilerine
ilişkin öz-yeterlik algılarının toplam varyansa anlamlı
katkı sağlamadığı, öğretmen adaylarının yaşam boyu öğrenme
eğilimlerini anlamlı düzeyde yordamadığı belirlenmiştir. |
Başa Dön
Öz
Giriş
Materyal ve Metod
Bulgular
Tartışma
Kaynaklar
|
|
Öğretmen adaylarının 21. yüzyıl becerilerine ilişkin öz-yeterlik
algılarının yaşam boyu öğrenme eğilimlerini ne düzeyde yordadığını
inceleyen bu araştırmada, öğretmen adaylarının 21.
yüzyıl becerileri ölçeğinin alt boyutları olan öğrenme ve yenilenme
becerileri, yaşam ve kariyer becerileri ve bilgi medya
ve teknoloji becerilerine ilişkin öz-yeterlik algılarının yüksek,
yaşam boyu öğrenme eğilimlerinin ise çok yüksek düzeyde
olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Ulaşılan bu sonuçlar, literatürdeki
araştırma sonuçları ile benzerlik göstermektedir. Literatür
incelendiğinde, öğretmen ve öğretmen adaylarının 21. yüzyıl
becerilerine ilişkin öz-yeterlik algılarının araştırıldığı çalışmalarda
(Anagün ve ark., 2016; Günüç, Odabaşı ve Kuzu, 2013)
öğretmen ve öğretmen adaylarının 21. yüzyıl becerilerine ilişkin
öz-yeterlik algılarının orta düzey ve orta düzeyin üstünde
olduğu belirlenmiştir. Benzer şekilde, Orhan-Göksün ve Kurt
(2017), öğretmen adaylarının 21. yüzyıl öğrenen ve öğreten
becerileri kullanımını araştırdıkları çalışmalarında, öğretmen
adaylarının 21. yüzyıl becerilerini kullanma düzeyini ortanın
üzerinde bulmuşlardır. Saracaloğlu, Yenice ve Karasakaloğlu
(2009) yaptıkları araştırmada ise öğretmen adaylarının 21.
yüzyıl becerilerinden olan iletişim ve problem çözme becerilerinin
yeterli düzeyde olduğunu ortaya koymuşlardır. Ayrıca,
yapılan araştırmalarda öğretmen ve öğretmen adaylarının
yaşam boyu öğrenme eğilimlerinin orta veya yüksek düzeyde
olduğu belirlenmiştir (Ayra & Kösterelioğlu, 2015; Çam &
Üstün, 2016; Diker-Coşkun & Demirel 2012; Ekşioğlu, Gündüz,
& Tarhan, 2017; Evin-Gencel, 2013; Özçiftçi & Çakır, 2015;
Şahin & Arcagök, 2014; Tezer & Aynas, 2018; Yaman & Yazar,
2014). Bu sonuçlara bakılarak öğretmen adaylarının 21. yüzyıl
becerilerine ilişkin öz-yeterlik algılarının ve yaşam boyu öğrenme
eğilimlerinin istenilen düzeyde olduğu söylenebilir. Bilgi
teknolojilerinin gelişmiş olması, öğrenmeye açıklık, kaynaklara erişimin kolay olması, öğretmen adaylarının kendilerini mesleki
bağlamda geliştirmek istemesi gibi durumların öğretmen
adaylarının 21. yüzyıl becerilerine ilişkin öz-yeterlik algılarının
ve yaşam boyu öğrenme eğilimlerinin yüksek düzeyde olması
üzerinde etkili olduğu söylenebilir. Geleceği şekillendirecek
bireyleri yetiştirecek kişiler olarak öğretmenlerin bulunduğu
çağın gerektirdiği niteliklere sahip olmaları ve öğrenme faaliyetini
yaşamın tamamına yaymaları nitelikli öğrenciler yetiştirmelerinde
önemli rol oynayacaktır. Öğretmen adaylarının sürekli
öğrenen ve yenilenen, bilgi, medya ve teknoloji konularında
fikir sahibi olan ve yaşam boyu öğrenme alışkanlığına sahip
kişiler olmaları, onları örnek alacak öğrencilerin de bu becerileri
geliştirmelerine katkı sağlayacaktır. Eğitim programları ile
yetiştirilmek istenen bireylerde aranan 21. yüzyıl becerilerinin
ve yaşam boyu öğrenme eğilimlerinin öncelikle öğretmen
adayları tarafından benimsenmiş olması eğitim sistemimiz adına
olumlu bir sonuç olarak değerlendirilebilir.
Araştırma sonucunda kadın öğretmen adaylarının yaşam boyu
öğrenme eğilimlerinin erkek öğretmen adaylarına oranla daha
yüksek düzeyde olduğu belirlenmiştir. Diker-Coşkun ve Demirel
(2012) ve Özçiftçi ve Çakır (2015) tarafından yapılan çalışmalarda
da benzer sonuçlara ulaşılmıştır. Ancak bu araştırmadan
farklı olarak literatürde birçok çalışmada yaşam boyu öğrenme
eğilimlerinin cinsiyete göre anlamlı farklılık göstermediği sonucuna
ulaşılmıştır (Çam & Üstün, 2016; Kozikoğlu, 2014; Şahin
& Arcagök, 2014; Yaman & Yazar, 2014). Ekşioğlu, Gündüz ve
Tarhan (2017) tarafından yapılan çalışmada ise yaşam boyu
öğrenme eğilimleri erkekler lehine yüksek düzeyde çıkmıştır.
Bu durumda, farklı örneklemler üzerinde yapılan çalışmalarda
cinsiyete göre yaşam boyu öğrenme eğilimlerine ilişkin
sonuçların farklılaştığı görülmektedir. Araştırmamızda ise kadın
öğretmen adaylarının yaşam boyu öğrenme eğilimlerinin
erkeklere oranla daha yüksek çıkması, kadınların öğrenmeye
daha açık olmaları, okul dışında da öğrenme alışkanlıklarına
devam etmeleri şeklinde yorumlanabilir. 21. Yüzyıl becerilerine
ilişkin öz-yeterlik algıları ölçeğinin alt boyutları olan öğrenme
ve yenilenme becerileri, yaşam ve kariyer becerileri ve bilgi,
medya ve teknoloji becerilerine ilişkin öğretmen adaylarının
öz-yeterlik algılarının ise cinsiyete göre anlamlı farklılık göstermediği
ortaya çıkmıştır. Bu durumda, kadın ve erkek öğretmen
adaylarının 21. yüzyıl becerilerine ilişkin öz-yeterlik algılarının
benzer olduğu söylenebilir. Ayrıca araştırmamızda, lisansüstü
eğitim yapmak isteyen öğretmen adaylarının yapmak istemeyenlere
oranla yaşam boyu öğrenme eğilimlerinin daha yüksek
düzeyde olduğu belirlenmiştir. Benzer şekilde, Kozikoğlu’nun
(2014) yaptığı çalışmada, lisansüstü çalışma yapmak isteyen
öğrencilerin, lisansüstü çalışma yapmak istemeyen öğrencilere
göre yaşam boyu öğrenmeye ilişkin kendilerini daha yeterli
gördükleri belirlenmiştir. Öğretmen veya öğretmen adaylarının
lisansüstü eğitim ile ilgili görüşleri üzerine yapılan çalışmalar
incelendiğinde, öğretmen adaylarının ve öğretmenlerin çoğunlukla
mesleki gelişimlerini sürdürmek, kendilerini geliştirmek,
akademik kariyer yapmak ve iyi bir bilim insanı olabilmek gibi
nedenlerle lisansüstü öğrenime başladığı görülmüştür (Alabaş,
Kamer, & Polat, 2012; Aslan, 2010; Erkılıç, 2007; Ünal & İlter,
2010). Literatür incelendiğinde, lisansüstü eğitimin akademik
çalışmalar için dayanak oluşturma, değerlendirme ve yorumlama becerisi geliştirme, mesleki çevre ve öğrenciler ile iyi
ilişkiler kurma, bilimsel araştırma ile bilgiye erişme gibi 21.
yüzyıl öğretmenlerinde bulunması gereken önemli beceriler
kazandırdığı tespit edilmiştir (Alabaş, Kamer, & Polat, 2012). Bu
bilgiden hareketle lisansüstü eğitim almak isteyen öğretmen
adaylarının yaşam boyu öğrenmeye daha açık oldukları söylenebilir.
Yapılan bu çalışmada da yaşam boyu öğrenme eğilimlerinin
lisansüstü eğitim almak isteyen öğretmen adaylarının
lehine anlamlı çıkması ilgili literatürü destekler niteliktedir.
Araştırmada, öğretmen adaylarının yaşam boyu öğrenme eğilimleri
ile bilgi, medya ve teknoloji becerileri arasında düşük
düzeyde, pozitif ve anlamlı bir ilişki bulunurken, öğrenme ve
yenilenme becerileri ve yaşam ve kariyer becerileri ise arasında
orta düzeyde, pozitif ve anlamlı bir ilişkinin olduğu sonucuna
ulaşılmıştır. Bu durumda, öğretmen adaylarının 21. yüzyıl becerilerine
ilişkin öz-yeterlik algıları arttıkça yaşam boyu öğrenme
eğilimlerinin de artış gösterdiği söylenebilir. Ayrıca araştırmamızda,
öğretmen adaylarının yaşam ve kariyer becerileri ve
öğrenme ve yenilenme becerilerine ilişkin öz-yeterlik algılarının
öğretmen adaylarının yaşam boyu öğrenme eğilimlerine ilişkin
varyansın yaklaşık olarak üçte birini (%35.6) açıklayacak güçte
olduğu tespit edilmiştir. Bu sonuçtan hareketle, öğretmen
adaylarının 21. yüzyıl becerilerine ilişkin öz-yeterlik algılarının
yaşam boyu öğrenme eğilimlerini yordamada önemli bir faktör
olduğu söylenebilir. 2005 yılından itibaren uygulamaya konulan
ve zaman içerisinde bazı değişikliklerle güncellenen yeni
öğretim programlarında 21. yüzyıl becerilerine büyük önem
verilmiştir. Milli Eğitim Bakanlığı öğretmenlerin sahip olması
gereken becerileri öğretmenlik mesleği genel yeterlikleri başlığı
altında ayrıca yayınlamıştır. Bu raporda öğretmenlerin, öğrenme
faaliyetini belli bir zaman dilimi ile sınırlandırmaksızın yaşamın
tamamına yaymaları gerektiğine, yani yaşam boyu öğrenen
bireyler olmalarına değinilmiştir (MEB, 2017). Buradan hareketle
de öğretmen adaylarının yaşam boyu öğrenen bireyler
olarak yetişmelerinin önemsendiği söylenebilir. Sonuçlarımıza
göre, öğretmen adaylarının yaşam boyu öğrenme eğilimlerine
sahip olmalarının, 21. yüzyıl becerilerine ilişkin öz-yeterlik algıları
ile yakından ilgili olduğu söylenebilir. 21.yüzyıl becerilerine
ilişkin öz-yeterlik algısı yüksek öğretmen adaylarının yaşam
boyu öğrenme eğilimlerini kazanma ve bu eğilimleri geliştirme
konusunda daha iyi olacakları düşünülmektedir.
Yaşam boyu öğrenme, bireyde yaşam koşullarıyla başa çıkacak
şekilde alışılmışın dışında bazı bilgi, beceri ve yeterliklerin
bulunmasını gerekli kılmaktadır (Kozikoğlu, 2014). Avrupa Birliği
Eğitim ve Kültür Komisyonu “Yaşam Boyu Öğrenmede Anahtar
Yeterlikler - Avrupa Çerçevesi”nde yaşam boyu öğrenme
için gerekli olan yeterlikler içerisinde dijital yeterlik, öğrenmeyi
öğrenme, sosyal ve vatandaşlık yeterlikleri, girişimcilik gibi
yeterlikleri ön plana çıkarmıştır (European Commission, (2007).
Ayrıca literatürde, yaşam boyu öğrenmenin gerçekleşebilmesi
için temel öğrenme ve yaşam becerileri, iletişim becerileri,
bilgiyi araştırma ve bilgiye ulaşma yeteneği, bilgiye ulaşmanın
yollarını bilme, farklı bilgi kaynaklarından öğrenebilme gibi
yeterliklerin olması gerektiği vurgulanmaktadır (Knapper &
Cropley, 2000; Shuman, Besterfield-Sacre & McGourty, 2005).
Bu doğrultuda, öğretmen adaylarının 21. yüzyıl becerilerine ilişkin öz-yeterlik algılarının yaşam boyu öğrenme eğilimlerini
yordamada önemli bir değişken olması ilgili literatürü destekler
niteliktedir ve beklenen bir sonuç olarak değerlendirilebilir.
Yaşadığımız çağda devletin, toplumun ve işverenlerin bireylerden
beklentisi geçmişe göre büyük oranda değişmiştir.
Bilgi sürekli artarak çoğaldığı için bireyler kendi alanlarına ait
bilgi yığınlarıyla karşı karşıya kalmaktadır. Geçmişte bireyden
istenen şey bilgiyi ezberlemesi iken günümüzde ise bu bilgiyi
anlaması, yorumlaması, yeni durumlarda uygulaması ve yaşam
boyu öğrenme alışkanlıklarına sahip olmaları beklenmektedir.
Ancak böyle bireylerin yetişmesi kendi kendine olmamaktadır.
Topluma rehberlik eden ve yeni nesilleri yetiştirenler olarak
öğretmenlere bu konuda büyük sorumluluklar düşmektedir. Bu
konuya ilişkin bu araştırma neticesinde ulaşılan sonuçlardan
yola çıkarak öğretmen eğitimine yönelik önerilere aşağıda yer
verilmiştir:
• Lisans dönemi öğretmen adayları için kendilerini mesleki
anlamda geliştirebilecekleri en uygun zaman dilimlerinden
biridir. Bu zaman diliminde, öğretmen adaylarının 21. yüzyıl
becerilerini geliştirecek seçmeli dersler programlara konulabilir.
• Lisans programlarında bulunan derslerin yaşam boyu
öğrenme ile ilişkisinin kurulması öğretmen adaylarının kavramı
içselleştirmesi adına etkili olabilir.
• İleride yapılacak çalışmalarda farklı örneklem gruplarının
yaşam boyu öğrenme eğilimleri ve 21. yüzyıl öğrenme
becerileri farklı değişkenler açısından incelenebilir. |
Başa Dön
Öz
Giriş
Materyal ve Metod
Bulgular
Tartışma
Kaynaklar
|
|
1) Acun, İ., Demir, M., & Göz, N.L. (2010). Öğretmen adaylarının
vatandaşlık yeterlilikleri ile eleştirel düşünme becerileri
arasındaki ilişki. Sosyal Bilgiler Eğitimi Araştırmaları Dergisi, 1,
107-123.
2) Akgündüz, D., & Ertepınar, H. (2015). STEM eğitimi Türkiye raporu
“Günün modası mı yoksa gereksinim mi?” (Rapor no: 15434).
İstanbul: İstanbul Aydın Üniversitesi.
3) Alabaş, R., Kamer, S. T., & Polat, Ü. (2012). Öğretmenlerin kariyer
gelişimlerinde lisansüstü eğitim: tercih sebepleri ve süreçte
karşılaştıkları sorunlar. E-International Journal of Educational
Research, 3(4), 89-107.
4) Alakurt, T., & Keser, H. (2014). Sanal uygulama topluluğu üyelerinin
bilgi paylaşma davranışlarının incelenmesi. İlköğretim Online,
13(4), 1331-1351.
5) Alakurt, T. (2015). Bilişim teknolojileri öğretmenlerinin iş
ortamlarındaki informal öğrenme davranışları. İlköğretim
Online, 14(3), 934-945.
6) Anagün, Ş. S., Atalay, N., Kılıç, Z., & Yaşar, S. (2016). Öğretmen
adaylarına yönelik 21. yüzyıl becerileri yeterlilik algıları
ölçeğinin geliştirilmesi: Geçerlik ve güvenirlik çalışması.
Pamukkale Eğitim Fakültesi Dergisi, 40, 160-175.
7) Ananiadou, K., & Claro M. (2009). 21st Century Skills and
Competences for New Millennium Learners in OECD Countries.
OECD Education Working Papers, No. 41. Paris: OECD
Publishing. http://dx.doi.org/10.1787/218525261154
8) Arslan, M. (2007). Eğitimde yapılandırmacı yaklaşımlar. Ankara
University, Journal of Faculty of Educational Sciences, 40,
41-61.
9) Ayra, M., & Kösterelioğlu, İ. (2015). Öğretmenlerin yaşam boyu
öğrenme eğilimlerinin mesleki öz-yeterlik algıları ile ilişkisi.
Education Sciences, 10(1), 17-28.
10) Billing, D. (2007). Teaching transfer of core/key skills in higher
education: Cognitive skills. Springer Science+Business Media
B. V., 53, 483-516.
11) Büyüköztürk, Ş. (2016). Sosyal bilimler için veri analizi el kitabı.
(22. baskı). Ankara: Pegem A Yayıncılık.
12) Büyüköztürk, Ş., Kılıç-Çakmak, E., Karadeniz, Ş., & Demirel, F.
(2016). Bilimsel araştırma yöntemleri. (22. baskı). Ankara:
Pegem A Yayıncılık.
13) Çam, E., & Üstün, A. (2016). Öğretmenlerin mesleki tutumları
ile yaşam boyu öğrenme eğilimleri arasındaki ilişkisi. Hitit
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 9(1), 461-478.
14) Demirel, M., & Yağcı, E. (2012). Sınıf öğretmeni adaylarının yaşam
boyu öğrenmeye ilişkin algıları. Hacettepe Üniversitesi Eğitim
Fakültesi Dergisi, 1 (Özel Sayı), 100-111.
15) Diker-Coşkun, Y., & Demirel, M. (2012). Üniversite öğrencilerinin
yaşam boyu öğrenme eğilimleri. Hacettepe Üniversitesi
Eğitim Fakültesi Dergisi, 42, 108-120. Retrieved from http://
hacettepe.dergipark.gov.tr/download/article-file/87299
16) Ekşioğlu, S., Tarhan, S., & Çetin-Gündüz, S. (2017). Yaşam boyu
öğrenme eğilimleri ile öz- yetkinlik beklentisi ve kişilik
özellikleri arasındaki ilişkinin incelenmesi. Kastamonu Eğitim
Dergisi, 25(5), 1925-1940.
17) Engin, M., Kör, H., & Erbay, H. (2017). Yaşam boyu öğrenme ölçeği
Türkçe uyarlama çalışması. Kastamonu Eğitim Dergisi, 25(4),
1561-1572.
18) Erdamar, G. (2015). Yaşam boyu öğrenme. Ö. Demirel (Ed.)
Eğitimde yeni yönelimler (içinde s. 219-237). Ankara: Pegem
A yayıncılık.
19) Erkılıç, T. A. (2007). Öğretmen adaylarının lisansüstü eğitim
istekliliklerini etkileyen etmenler (Eskişehir örneği). GAU
Journal of Social , & Applied Sciences, 3(5), 46-72.
20) Eryılmaz, S., & Uluyol, Ç. (2015). 21. Yüzyıl becerileri ışığında FATİH
projesi değerlendirmesi. Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, 35(2),
209-229.
21) European Commission. (2007). The key competences for lifelong
learning - European Reference Framework. Luxembourg:
Office for Official Publications of the European Communities.
Retrieved from https://www.britishcouncil.org/sites/default/
files/youth-in-action-keycomp-en.pdf
22) Evin-Gencel, İ. (2013). Öğretmen adaylarının yaşam boyu öğrenme
yeterliklerine yönelik algıları. Eğitim ve Bilim, 170, 237-252.
23) Fraenkel, J. R., Wallen, N. E., & Hyun, H. H. (2015). How to design
and evaluate research in education (9th ed.). New York:
McGraw-Hill Education.
24) Göçer, A. (2016). Yaşam boyu öğrenmenin önemli bir aşaması:
Yetişkin okuryazarlığı ve yararları (Kayseri örneği). Eğitim ve
Bilim, 183, 199-215.
25) Güleç, İ., Çelik, S., & Demirhan, B. (2012). Yaşam boyu öğrenme
nedir? Kavram ve kapsamı üzerine bir değerlendirme. Sakarya
University Journal of Education, 2(3), 34-48.
26) Günüç, S., Odabaşı, H. F., & Kuzu, A. (2013). 21. yüzyıl öğrenci
özelliklerinin öğretmen adayları tarafından tanımlanması: Bir
twitter uygulaması. Eğitimde Kuram ve Uygulama, 9(4), 436-
455.
27) Gür-Erdoğan, D., , & Arsal, Z. (2016). The development of lifelong
learning trends scale (LLLTS). Sakarya University Journal of
Education, 6(1), 114-122.
28) İzci, E., , & Koç, S. (2012). Öğretmen adaylarının yaşam boyu
öğrenmeye ilişkin görüşlerinin değerlendirilmesi. Adıyaman
Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 9, 101-114.
29) Karasar, N. (2016). Bilimsel araştırma yöntemleri: kavramlar ilkeler
teknikler (30. baskı). Ankara: Nobel Yayın Dağıtım.
30) Kazu, İ. Y., & Erten, P. (2016). Öğretmenlerin yaşam boyu öğrenme
yeterlikleri. İlköğretim Online, 15(3), 838-854.
31) Knapper, C., & Cropley, A. (2000). Lifelong learning in higher
education. London: Kogan Page.
32) Korkmaz, E., & Gür, H. (2006). Öğretmen adaylarının problem
kurma becerilerinin belirlenmesi. Balıkesir Üniversitesi Fen
Bilimleri Enstitüsü Dergisi, 8, 64-74.
33) Korkut, E., & Akkoyunlu B. (2008). Yabancı dil öğretmen adaylarının
bilgi ve bilgisayar okuryazarlık öz-yeterlikleri. Hacettepe
Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 34, 178-188.
34) Kozikoğlu, İ. (2014). Üniversite ve meslek yüksekokulu öğrencilerinin
yaşam boyu öğrenme yeterliklerinin incelenmesi. Journal of
Instructional Technologies &Teacher Education, 3(3), 29-43.
35) Kurbanoğlu, S., & Akkoyunlu, B. (2002). Öğretmen adaylarına
uygulanan bilgi okuryazarlığı programının etkililiği ve bilgi
okuryazarlığı becerileri ile bilgisayar öz-yeterlik algısı arasındaki
ilişki. Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 22,
98-105.
36) Kurudayıoğlu, M., & Tüzel, S. (2010). 21. Yüzyıl okuryazarlık
türleri, değişen metin algısı ve Türkçe eğitimi. Türklük Bilimi
Araştırmaları Dergisi, 28, 283-298. Retrieved from https://
www.academia.edu/3621333/21._Y%C3%BCzy%C4%B1l_
Okuryazarl%C4%B1k_T%C3%BCrleri_De%C4%9Fi%C5%9Fen_
Metin_Alg%C4%B1s%C4%B1_ve_T%C3%BCrk%C3%A7e_E%C
4%9Fitimi
37) Milli Eğitim Bakanlığı (MEB). (2006). İlköğretim Türkçe dersi
öğretim programı ve kılavuzu (6. 7. 8. sınıflar). MEB Yayınları,
Ankara.
38) Milli Eğitim Bakanlığı (MEB). (2017). Öğretmenlik mesleğinin genel
yeterlikleri. Ankara: Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel
Müdürlüğü. Retrieved from http://oygm.meb.gov.tr/meb_
iys_dosyalar/ 2017_12/11115355_YYRETMENLYK_MESLEYY_
GENEL_YETERLYKLERY.pdf
39) Orhan-Göksün, D., & Kurt, A. A. (2017). Öğretmen adaylarının 21.
Yy. öğrenen becerileri kullanımları ve 21. Yy. Öğreten becerileri
kullanımları arasındaki ilişki. Eğitim ve Bilim, 190, 107-130.
40) Özçiftçi, M., & Çakır, R. (2015). Öğretmenlerin yaşam boyu öğrenme
eğilimleri ve eğitim teknolojisi standartları öz-yeterliklerinin
incelenmesi. Eğitim Teknolojisi Kuram ve Uygulama, 5(1), 1-19.
41) Partnership for 21st Century Skills (2008). 21st century skills,
education & competitiveness. A resource and policy guide.
Tucson, AZ: Partnership for 21st Century Skills. Retrieved
from http://www.p21.org/storage/documents/21st_century_
skills_education_and_competitiveness_guide.pdf
42) Saracaloğlu, A. S., Yenice, N., & Karasakaloğlu, N. (2009). Öğretmen
adaylarının iletişim ve problem çözme becerileri ile okuma ilgi
ve alışkanlıkları arasındaki ilişki. Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eğitim
Fakültesi Dergisi, 6(2), 167-185.
43) Shuman, L. J., Besterfield-Sacre, M., & McGourty, J. (2005). The
Abet “professional skills” – can they be taught? can they be
assessed? Journal of Engineering Education, 94(1), 41-55.
44) Şahin, Ç., & Arcagök, S. (2014). Öğretmenlerin yaşam boyu
öğrenme yeterlikleri düzeyinin çeşitli değişkenler açısından
incelenmesi. Sosyal Bilimler Dergisi, 7(16), 394-417.
45) Şahin-İzmirli, Ö., & Kabakçı-Yurdakul, I. (2014). Öğretmen
adaylarının bilgi ve iletişim teknolojileri entegrasyonu
uygulamalarının dönüştürücü öğrenme kuramı açısından
incelenmesi. Kuram ve Uygulamada Eğitim Bilimleri, 14(6),
2273-2303.
46) Tezer, M., & Aynas, N. (2018). The effect of university education
on lifelong learning tendency. Cypriot Journal of Educational
Science. 8(1), 66-80.
47) Turan, S. (2005). Öğrenen toplumlara doğru Avrupa Birliği
eğitim politikalarında yaşam boyu öğrenme. Ankara Avrupa
Çalışmaları Dergisi, 5(1), 87-98.
48) Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD). (1999). Türkiye’nin
fırsat penceresi demografik dönüşüm ve izdüşümleri. İstanbul:
Yayın No: TÜSİAD-T/99-1-251.
49) Uzunboylu, H., & Hürsen, Ç. (2011). Yaşam boyu öğrenme yeterlik
ölçeği (YBÖYÖ): Geçerlik ve güvenirlik çalışması. Hacettepe
Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 41, 449-460.
50) Ünal, Ç., & İlter, İ. (2010). Sınıf öğretmeni adaylarının lisansüstü
eğitime olan tutumları (Fırat, Erzincan ve İnönü Üniversitesi
sınıf öğretmenliği ABD örneği). Atatürk Üniversitesi Sosyal
Bilimler Enstitüsü Dergisi, 14(2), 1-18.
51) Voogt, J., & Roblin, N. P. (2012). A comparative analysis of
international frameworksfor 21st century competences:
Implications for national curriculum policies. Journal of
Curriculum Studies, 44(3), 299–321.
52) Yaman, F., & Yazar, T. (2015). Öğretmenlerin yaşam boyu öğrenme
eğilimlerinin incelenmesi (Diyarbakır örneği). Kastamonu
Eğitim Dergisi, 23(4), 1553-1566. |
Başa Dön
Öz
Giriş
Materyal ve Metod
Bulgular
Tartışma
Kaynaklar
|
|
|
|